15. Ceza Dairesi 2014/10535 E. , 2016/9680 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Nitelikli dolandırıcılık suçundan, beraat
Resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı TCK’nın 204/1, 51 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmü katılan vekili, resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyete ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın suça konu sahte olarak üretilmiş 33.000 TL’lik çeki, kullanmış olduğu kredi karşılığında katılan bankaya verdiği, ancak sonrasında çekin sahte olduğunun anlaşıldığı, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda,
a-Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, sanık ile katılan banka arasında imzalanan kredi sözleşmesi getirtilip, suça konu çekin ibrazı ile sanığa kredi açılıp açılmadığının belirlenmesi, sonucuna göre çekin, önceden doğan borç nedeniyle ibraz edilip edilmediği ve sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibariyle oluşup oluşmadığının tespiti gerekirken eksik inceleme ile dolandırıcılık suçundan beraat hükmü verilmesi,
b- Sanığın adli sicil kaydındaki hükümlerin taksirli suç ile 3167 sayılı Yasası uyarınca verilmiş cezalardan ibaret olup, hükümden önce 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı “Çek Kanunu” ile 3167 sayılı “Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’un yürürlükten kaldırılıp, suç olmaktan çıkarılmış olması nedeniyle, resmi belgede sahtecilik suçu yönünden 08.02.2008 günlü 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi gereğince, “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasna karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.