Mala zarar verme - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/4399 Esas 2016/9436 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4399
Karar No: 2016/9436
Karar Tarihi: 12.12.2016

Mala zarar verme - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/4399 Esas 2016/9436 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, TCK'nın 152/1-a, 62, 53 maddeleri gereğince mala zarar verme suçundan sanığın mahkumiyetine karar verdi. Ancak, usulüne uygun şekilde duruşma açılmadan ve önceki mahkûmiyet ile yeni kanunun tayini ile bireyselleştirilmesine ilişkin hükümleri karşılaştırılmadan karar verilmesi nedeniyle hüküm bozuldu. Ayrıca, uyarlama kararında yargılama giderleri hakkında bir karar verilmemesi de hüküm bozulmasında etkili oldu. Kanun maddeleri ise şöyle:
- TCK'nın 152/1-a maddesi: \"Hakkı olanlara ait olan veya zilyetliği kendisine verilmiş bulunan veya kamu hizmetine tahsis edilmiş taşınmaz mal veya eşya üzerinde zarar veren kişi, altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.\"
- TCK'nın 62. maddesi: \"Bir fiil, kanunen suç olduğu zaman o fiilin işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun uygulanır.\"
- TCK'nın 53. maddesi: \"Tazminatın hangi hallerde ve ne şekilde isteneceğine ilişkin hükümler madde 52'de yazılı sürelerin aşılması halinde anılan Kanunun Medeni Usul Kanunu hükümlerine tabidir.\"
15. Ceza Dairesi         2016/4399 E.  ,  2016/9436 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mala zarar verme
    HÜKÜM : TCK" nın 152/1-a, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Mala zarar verme suçundan ... hakkında talep edilen uyarlama yargılaması sonucunda verilen hüküm, hükümlü tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Mahkemece verilen 21.07.2015 tarih ve 2010/32-74 sayılı uyarlama kararının hükümlüye tebliği sırasında müzekkere ekine ilgili karar yerine 20.04.2010 tarihli eski ilamın eklenmesi nedeniyle yapılan tebliğ işleminin geçersiz olduğu anlaşılmakla; usulüne uygun olarak kesinleşmeyen bu karara ilişkin infazın durdurulması amacıyla verilen 31.05.2016 günlü ek kararın hukuki geçerlilikten yoksun ve yok hükmünde olduğu anlaşılmakla, hükümlünün verdiği 23.05.2016 tarihli dilekçenin temyiz dilekçesi olarak kabulüyle, temyizin 31.05.2016 tarihli karara yönelik ve öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    1- 5252 sayılı Kanun’un 9.maddesinin 1.fıkrası uyarınca, usulüne uygun şekilde duruşma açılıp, anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca da önceki mahkûmiyet hükmü ile sonradan 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanun’un temel cezanın tayini ile bireyselleştirilmesine ilişkin tüm hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkân verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe hükmün belirlenip, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde dosya üzerinden karar verilmesi,
    2-Uyarlama davalarında yeni hükmün kesinleşmesi üzerine önceki kararın infaza esas alınacak hüküm bölümü ortadan kalkıp geçerliliği sona ereceği için, önceki hükümdeki yargılama giderleri ile ilgili olarak infazda doğabilecek kuşku ve duraksamaları gidermek üzere uyarlama kararında da aynen gösterilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde yargılama gideriyle ilgili bir karar verilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, hükümlünün temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 12.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara