Dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8611 Esas 2016/9432 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/8611
Karar No: 2016/9432
Karar Tarihi: 12.12.2016

Dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8611 Esas 2016/9432 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından mahkum edilmiştir. Sanığın suçu, fason iş karşılığı olarak yaptırdığı çeki sahte olarak düzenlemesi ve bir kişiye vermesiyle gerçekleşmiştir. Sanık, suçlamaları kabul etmemiş olsa da, çekin üzerinde imzası ve cirosu olmadığı gibi, şikayetçinin ifadesi de çelişkili olduğu için, maddi gerçeğin tespiti için çek sahibi ve tanık ile yüzleştirme yapılmadan karar verilemeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca, çekin menfaat sağlandıktan sonra verilip verilmediği de dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesiyle tespit edileceği vurgulanmıştır. Kararda, TCK’nın 204/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca sahtecilik suçundan, 158/1-f-son, 62, 52/1-2-4 ve 53. maddeleri uyarınca dolandırıcılık suçundan sanığın mahkum edildiği belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2014/8611 E.  ,  2016/9432 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
    HÜKÜM : 1-Sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
    2-Dolandırıcılık suçundan; TCK’nın 158/1-f-son, 62 52/1-2-4 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet

    Nitelikli dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın, yaptırmış olduğu fason iş karşılığında ...’nin işyerinden çalınan çeki 6.500,00 TL bedelli olarak düzenleterek tanık ...’a verdiği, onun tarafından da borca karşılık katılan ...’ye verildiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın aşamalardaki savunmalarında, tanığı kesinlikle tanımadığını, suça konu çeki kendisinin vermediğini, olayla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını belirterek suçlamaları kabul etmemesi, yanı sıra çekin üzerinde imza ve cirosunun bulunmaması ve şikayetçinin ifadelerinde, tanık...’nın suça konu çeki ciranta olarak görünen ...’tan aldığını belirtmesine rağmen katılanın çeki sanıktan aldığını beyan ederek çelişkiye düşmeleri ve sahte çıkan çeke ilişkin suçlamadan kurtulabilmek için bu şekilde bir beyanda bulunmalarının da mümkün olması karşısında; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin ortaya çıkarılması bakımından, sanığın çek sahibi olan ... ve tanık ... ile yüzleştirilmesinin yapılması, bunun mümkün olmaması halinde ise teşhise elverişli fotoğraflarının çekilerek...’ya işyerine gelerek çekleri çalan kişinin sanık olup olmadığı; tanığa da çeki kendisine verenin kim olduğu, neden cirosu olmadan aldığını, ticari ilişkiyi kanıtlayan belgelerinin bulunup bulunmadığı sorularak, ...’ın gerçek kişi olup olmadığı araştırıldıktan sonra çekin üzerindeki yazı ve imzaların sanık, ..., şikayetçi... ile ... veya ...’a ait olup olmadığının tespiti; öte yandan çekin önceden doğmuş bir zarar veya borç için hileli davranışlarda bulunması halinde zarar veya borç, kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı da gözetilerek, çekin menfaat temininden sonra verilip verilmediğinin dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi sonucunda sanığın hukuki durumun tayin ve takdiri yerine, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 12.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara