Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/11831 Esas 2016/9342 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/11831
Karar No: 2016/9342
Karar Tarihi: 08.12.2016

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/11831 Esas 2016/9342 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyeti onanırken, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin hükümde adli para cezasının belirlenmesinde hata yapılmıştır. Kanuna aykırı olacak şekilde gün adli para cezası sistemi yerine hapis cezasının belirlenmesi sebebiyle hükmün düzeltilerek onanması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden - 1030 gün- arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekmektedir. Ancak, bu kararda adli para cezasının yanlış belirlendiği belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2014/11831 E.  ,  2016/9342 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1-TCK"nun 158/1-f-son,52, 35/2, 62/1,52/4,53/1,58/7 maddeleri gereğince mahkumiyet
    2-TCK"nun 204/1, 62/1,52/4,53/1,58/7 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizin incelenmesinde;
    Sanığın mağdurun işletme müdürlüğünü yaptığı fabrikaya gelerek, keşidecisi katılan ...Yapı Ltd. şirketi olan ... Bank ...şubesine ait olan 30.11.2011 keşide tarihli 10,300 TL bedelli ... adına keşide edilen ve arkasında ... cirosu ile katılan ... Ltd.Şti cirosu bulunan çeki vererek, çek karşılığında mermer satın almak istediği, mağdurun keşideci olarak gözüken katılan ... Şirketini aradığı, şirket yetkililerinin çekin sahte olabileceğini bildirmeleri üzerine mağdurun olayı güvenlik güçlerine ihbar ettiği yapılan incelemede, çekin sahte ve yazıların sanığa ait olduğu, sözkonusu keşideci imzasının ise sanığın el ürünü olduğunun kuvvetle muhtemel bulunduğunun belirlendiği, bu suretle sanığın üzerine atılı suçları işlediği gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin sahteliği bilmediği ve çekin başkasından alındığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizin incelenmesinde ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden - 1030 gün- arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, gün adli para cezası sistemine aykırı olarak ve 5275 sayılı Yasanın 106.maddesinde öngörülen adli para cezası yerine çektirilecek hapis cezası süresinin belirlenmesi açısından infazda tereddüt oluşturacak biçimde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; ilgili hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “30 gün”, ”600 TL”, ”20.600 TL”, ”10.300 TL ve “8583 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak, yerine sırasıyla “1030 gün”, “515 gün” “429 gün” ve “8.580 TL " ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.12.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara