Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmaz ve deniz yüzeyini davalının çeşitli muhdesatlar yapmak ve kullanmak suretiyle işgal ettiğini ileri sürüp kıyı vasfındaki alana ve deniz yüzeyine yönelik elatmasının önlenmesi ve üzerindeki muhdesatların yıkımına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu işyerinin .... Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şt.adına işletildiğini, kendisinin bu şirketin yetkilisi olmadığını bildirip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı tarafından yapılan muhdesatların kıyı kenar çizgisi içinde kaldığının keşfen belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kıyı niteliğindeki yere elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, elatma olgusu haksız eylem niteliğnide olup bunu gerçekleştiren gerçek veya tüzel kişi aleyhine davanın açılması gerekmektedir. Somut olayda, kendisine husumet yöneltilen gerçek kişinin (.Ü.Ç....) çekişme konusu yere elattığı belirlenen ..... Tur.İnş. San. Ve Tic.Ltd.Şirketinin ortağı olması kendisine husumetin doğru yöneltildiği şeklinde kabul edilemez. Bir başka ifade ile davalı Ü."in şirketin temsilcisi olmadığı, dava dışı M. Ç."in şirketin temsilcisi olduğu dosyadaki belgelerle sabittir.Diğer taraftan 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Yasanın 124. maddesi hükmünün de olayda uygulama yeri bulunmadığı açıktır.
O halde, mahkemece yapılan inceleme , araştırma ve keşif sonucunda dava konusu yere elatanın ..... Cafe (.... Tur. İnş. San ve Tic. Ltd.Şt.) olduğu saptandığına göre husumetin bu tüzel kişiliğe yöneltilmesi gerekirken davalı gerçek kişiye yönetltilmesi isabetsizdir.
Hal böyle olunca, 1086 sayılı Yasanın 38. (6100 sayılı Yasasının 50.) maddeleri hükmü uyarınca davanın husumet (taraf ehliyeti) nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir.Kabulüyle hükmün
(6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesine göre) HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.