Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8059 Esas 2016/9298 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/8059
Karar No: 2016/9298
Karar Tarihi: 07.12.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8059 Esas 2016/9298 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, bir işyerinde pazarlamacı olarak çalışırken, il dışındaki pazarlama işlerinde satılan malların parasını şirkete vermemiş ve kendisi kullanmıştır. Ancak, sanık bu suçlamayı kabul etmemiş, katılan ile arasında ortaklık ilişkisi olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, sanık ile katılan arasında hizmet ilişkisi bulunmadığına ve suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığına karar vermiştir. Bu nedenle, sanık beraat etmiştir. Kararda, TCK'nın 155/2, 43/1, 62, 52/2 ve 51/1-3-7-8 ve 53/1-2-3 maddeleri anılmıştır. Bu maddeler, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu düzenlemekte ve cezasını belirlemektedir.
15. Ceza Dairesi         2014/8059 E.  ,  2016/9298 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 43/1, 62, 52/2 ve 51/1-3-7-8 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Katılanın sahibi olduğu.... Hırdavat isimli işyerinde, il dışındaki pazarlama işlerini yürüten sanığın, satmış olduğu mallar karşılığında müşterilerden aldığı nakit para ve çekleri şirkete vermeyerek kendisine yarar sağladığı iddia edilen olayda;
    Sanığın savunmalarında, katılana ait şirkette pazarlamacı olarak çalışmadığını, resmi kayıtta şirket yetkilisi katılan olarak görünse de aralarındaki sözlü anlaşma gereği firmaya ortak olduğunu ifade etmesi, katılanın Cumhuriyet Başsavcılığı"na vermiş olduğu 09/03/2011 tarihli dilekçesi ve aynı tarihli ifadesinde, söz konusu işyerini sanıkla ortak olarak açtıklarını beyan etmesi, soruşturma aşamasında tanık sıfatıyla beyanına başvurulan ..."un da, katılanı ticari ilişkileri nedeniyle tanıdığını, katılanın işyerine sanıkla birlikte gelip, sanığı ortağı olarak tanıttığını ve birlikte kendisine mal satmak istediklerini beyan etmesi karşısında, katılan ile sanık arasında hizmet ilişkisi bulunmadığından atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmayacağı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ortaklık ilişkisinden kaynaklanan hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu anlaşılmakla, sanığın yasal unsurları itibariyle oluşmayan atılı suçtan beraatına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine ilişkin hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Hakkında hükmolunan ve kısa süreli olmayan hapis cezasının ertelenmesi nedeni ile, TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/12/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara