Esas No: 2022/23756
Karar No: 2022/3860
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/23756 Esas 2022/3860 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2022/23756 E. , 2022/3860 K."İçtihat Metni"
İlk Derece Mahkemesi :Çorum 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.09.2019 tarih ve
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma -17.12.2016 (...)
Hüküm : Tüm sanıklar hakkında CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddine
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Ayrıntıları Dairemizin 2017/1809 esas ve 2017/5155 sayılı kararında ve Dairemizce de benimsenen, istikrar kazanmış yargısal kararlarda açıklandığı üzere;
Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, syf. 383 vd.).
Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf. 263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf. 280).
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Oluş, iddia, tanık anlatımları, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre;
Örgütün görünen yüzü ortaya çıktıktan sonra da sohbet adı altındaki örgütsel toplantılara katılan, mütevelli heyetinde bulunan, örgütle iltisaklı olduğu tespit edilen Çamdağı Eğitim ve Yardımlaşma Derneğine üye olan (sanık ... yönünden örgütün finans kaynağı olan Bankasyada talimat tarihleri ile uyumlu şekilde hesap artışları gerçekleştiren) sanıkların; dosya kapsamına yansıyan eylemlerinin Fetö/Pdy silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir nitelikte olduğu, bu kapsamda üzerlerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan dolayı mahkumiyetlerine karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, yine örgüte ne şekilde katıldığı da dahil olmak üzere örgütsel faaliyetleri ve diğer örgüt mensupları hakkında konumuna uygun bilgi verdiği anlaşılan sanık ... hakkında TCK'nın 221/4. fıkrasının 2. cümlesi gereğince etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Çorum 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.