Esas No: 2022/1243
Karar No: 2022/4079
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/1243 Esas 2022/4079 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2022/1243 E. , 2022/4079 K."İçtihat Metni"
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütüne yardım etme
Hüküm : 1) Sanık ... ve ... hakkında TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2) Sanıklar ... ve ... hakkında TCK'nın 220/7. maddesi delaletiyle 314/2, TCK'nın 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Temyiz Edenler : Sanıklar müdafileri ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı
Bölge adliye mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü.
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda:
1. Sanık ... yönünden;
Bozma üzerine yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafi ve Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
2. Sanıklar ... ve ... yönünden;
Toplanıp karar yerinde tartışılan delillere göre örgüte üye oldukları anlaşılan sanıklar ... ve ...’ın sübut bulan müsnet suçtan cezalandırılmaları gerekirken suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, TCK’nın 314/3 ve 220/7 maddelerindeki atfın niteliği ve sanıklar hakkında verilen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin 21.03.2019 tarih 2018/799 - 2019/433 sayılı kararına karşı usulüne uygun aleyhe temyiz bulunmaması nedeni ile bozma sebebi yapılmamıştır.
Bozma üzerine yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eleştiri dışında eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla sanıklar müdafileri ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden sair temyiz sebeplerinin reddine. Ancak; sanıklar hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan temel ceza tayin edilirken TCK'nın 314/3. maddesinin atıf maddesi olarak gösterilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafileri ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanıklar hakkındaki hükümlerin beşinci madde ikinci fıkra ve altıncı madde ikinci fıkradaki "TCK'nın 220/7 maddesi delaletiyle" ibarelerinin çıkartılarak yerlerine "TCK'nın 314/3. ve 220/7. maddeleri delaletiyle" ibarelerinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Sanık ... yönünden;
Ayrıntıları, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.12.2014 tarih ve 2014/6-703 Esas, 2014/550 sayılı kararında açıklandığı üzere; bir hüküm bozulmakla tamamen ortadan kalkacağından, Yargıtaydan verilen bozma kararı üzerine davaya yeniden bakacak Bölge Adliye veya İlk Derece Mahkemesince, duruşma açılarak ilgililere bozmaya karşı diyeceklerininin sorulması (5271 sayılı CMK'nın madde 307/1) ve bozma nedeni doğrultusunda işlem yapılmak sureti ile CMK'nın 280. maddesi gereğince yeniden hüküm tesis edilmesi gerektiği gözetilmeden dosya üzerinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/2-b. maddesi uyarınca dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.06.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.