Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/9849 Esas 2016/9236 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/9849
Karar No: 2016/9236
Karar Tarihi: 06.12.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/9849 Esas 2016/9236 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, kendisiyle aynı isim ve soy ismine sahip bir akrabasının kimlik bilgileriyle birlikte sahte bir nüfus cüzdanı çıkararak bir bankadan 63.500 TL kredi çekmiş ve yine aynı kişinin banka hesabından da sahte bir nüfus cüzdanıyla toplam 1.300 TL para çekmiştir. Bu eylemleri nedeniyle sanık dolandırıcılık suçundan mahkum olmuştur. Mahkeme, sanığın suçunu işlediğini ve dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu kabul etmiştir. TCK'nın 158/1-d, 43/1, 52/2, 53, 58, 158/1-j, 52/2, 53, 58 maddeleri gereğince sanık hakkında mahkumiyet hükmü verilmiştir. Mahkeme kararı incelendiğinde, belirtilen kanun maddelerinin yanı sıra, TCK'nın 158/1-f maddesindeki adli para cezasının tayinindeki hükmün yanlış uygulandığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle hüküm, yeniden düzenlenerek onanmıştır. TCK'nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k )bentlerinde belirtilen hallerde adli para cezasının tayininde temel gün tespit edilirken, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltme yapılmalıdır. Haksız elde olunan yararın iki katının doğrudan esas alınması yanlış bir uygulamadır.
15. Ceza Dairesi         2014/9849 E.  ,  2016/9236 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanık hakkında TCK"nın 158/1-d, 43/1, 52/2, 53, 58, 158/1-j, 52/2, 53, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ...’ın, kendisi ile aynı isim ve soy ismi taşıyan amcasının oğlu olan şikayetçi ...’ın bu isim benzerliğinden yararlanarak ona ait kimlik bilgileri ile üzerinde kendi resmi yapıştırılmış nüfus cüzdanı çıkartarak eşi olan ...’ın 10.10.2007 tarihinde katılan yapı kredi bankası güllük şubesinden almış olduğu 63.500-TL genel kredi sözleşmesine sanık ...’ın sahte kimlik bilgileri ile kefil olarak imza atmak sureti ile çektiği, yine şikayetçi ...’a ait ... şubesinde bulunan... nolu hesaptan sahte nüfus cüzdanı ile 22.07.2008 tarihinde değişik saatlerde 200-TL, 500-TL, 600-TL olmak üzere toplam 1.300-TL para çektiği şeklinde gerçekleşen eylemlerinin kamu kurum ve kuruluşları, vb.tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık suçlarını oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    1)Sanık hakkında kamu kurum ve kuruluşları, vb.tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;sanık müdafiinin sanığın suçu işlemediğine dair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    2)Sanık hakkında banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k )bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK"nın 158/1-f. son maddesi gereğince temel ceza belirlenirken doğrudan haksız elde olunan yararın iki katının esas alınması suretiyle yazılı şekilde uygulama yapılması,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “300 gün”,’30.000’ ve “127.000 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “1270 gün“ ve “127.000 TL“ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara