Esas No: 2015/10449
Karar No: 2015/12778
Karar Tarihi: 30.11.2015
Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/10449 Esas 2015/12778 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Hakaret ve kasten yaralama suçlarından sanıklar ... ve ..."nin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1-4, 129/1, 86/2, 62/1 ve 52/2 maddeleri uyarınca adlî para cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, Karacabey Asliye Ceza Mahkemesinin 03/11/2009 tarihli ve 2008/665 esas, 2009/616 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile, sanıklar hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının kaldırılmasına ilişkin, Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/01/2013 tarihli ve 2013/77 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından yasa yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 03/09/2014 gün ve 280615 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında; “Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesince, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6008 sayılı Kanun ile değişik 231. maddesi kapsamında sanıklar hakkındaki hükümlerin açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu gerekçesiyle itirazın kabulüne karar verilmiş ise de,
1- Sanıkların yokluğunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, 19/11/2009 tarihinde sanıklara tebliğ edildiği, sanıklar müdafıinin ise 18/01/2010 havale tarihli dilekçe ile karara itirazda bulunduğu dikkate alındığında, tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük yasal sürenin geçmesinden sonra itirazda bulunulması nedeniyle yapılan itirazın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde,
Kabule göre de,
2-25/07/2010 tarihli ve 27652 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanun"un 7. maddesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6. maddesinin c bendine 2. cümle olarak eklenen "Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez." şeklindeki düzenlemenin, Karacabey Asliye Ceza Mahkemesince kararın verildiği 03/11/2009 tarihinde yürürlükte bulunmadığı,
3- 6008 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesinde yer alan "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olanların, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren onbeş gün içinde mahkemeye başvurmaları halinde, mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı geri alınır ve Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinin yedinci fıkrasındaki kayıtla bağlı olmaksızın, başvuruda bulunan sanık hakkında yeniden hüküm kurulur." şeklindeki düzenleme uyarınca, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren onbeş gün içerisinde sanıklar tarafından yapılmış bir başvuru da bulunmadığı nazara alındığında, sanıklar yönünden hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik bir itirazın söz konusu olmadığı,
Bu itibarla anılan karara sanıklar müdafii tarafından bu tarihlerden önce 18/01/2010 havale tarihli dilekçe ile yapılan itiraz üzerine, mercii tarafından ancak hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesinin şartlarının olup olmadığı, hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararında hukuka aykırılık bulunup bulunmadığı yönlerinden inceleme yapılabileceği, şartların varlığı halinde itirazın reddine, aksi halde kabulüne karar verilmesi gerekeceği, somut olayda merci tarafından şartların oluşup oluşmadığı yönünde bir inceleme yapılmadığı, gerekçesinin ise anlatılan sebeple, olaya uygun düşmediği cihetle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
I-Olay:
Hakaret ve kasten yaralama suçlarından sanıklar ... ve ... hakkında yapılan yargılama sonucunda, Karacabey Asliye Ceza Mahkemesinin 03/11/2009 tarihli kararı ile, adlî para cezası ile cezalandırılmalarına, CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, yoklukta verilen kararın sanıklara tebliğ edildiği, sanıklar müdafiinin kararı temyiz etmesi üzerine, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 05.11.2012 tarihli kararı ile, hükümlerin itirazı kabil olduğu gerekçesiyle iade kararı verildiği, itiraz mercii olan Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.01.2013 tarihli kararı ile itiraz yerinde görülerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının kaldırılması üzerine, merci kararına karşı kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını itiraz üzerine inceleyerek kaldıran merci kararının, hukuka uygun olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu düzenlenmiş, aynı maddenin 12. fıkrasına göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı itiraz yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir.
Olağan kanun yollarından olan itiraz, 5271 sayılı CMK’nun 267 ila 271. maddeleri, arasında düzenlenmiş olup "İtiraz olunabilecek kararlar" başlıklı 267. maddesinde; "Hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde, mahkeme kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir" hükmüne yer verilmiş, 268. madde de ise, “1) Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35 inci Maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263 üncü Madde hükmü saklıdır.
(2) Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.” hükümleri düzenlenmiştir.
İnceleme konusu somut olayda: Sanıklar ... ve ...’nin yokluğunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, 19.11.2009 tarihinde sanıklara tebliğ edilmiş, sanıklar müdafii ise 18.01.2010 havale tarihli dilekçe ile karara itirazda bulunmuştur. Bu durumda tebliğ tarihi üzerinden 7 günlük süre geçtiği için itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yasal süresinden sonra yapılan itiraz yerinde görülerek, itirazın kabulüne karar verilmesi hukuka aykırıdır.
IV- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18/01/2013 tarihli ve 2013/77 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına
3- Kabule göre, bozmanın konusunu oluşturan (2) ve (3) nolu kanun yararına bozma isteminin, bozma kararının niteliğine göre bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 30.11.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.