Taraflar arasında görülen davada;
Davacı Hazine, kayden maliki olduğu 1075 (103) parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda önce Seyhan Belediyesi, daha sonra da Büyükşehir Belediyesi tarafından imar uygulaması yapıldığını, taşınmazın olduğu kısmın son olarak park sahası olarak ayrıldığını, imar uygulamalarının idari yargı yerinde açılan davalar sonucunda iptal edildiğini ileri sürerek park sahasının 1075 sayılı parsele isabet eden 844. m2.lik kısmının iptali ile hazine adına tesciline, tapu kayıtlarının eski haline iadesine, olmadığı taktirde davalı belediyelerden 22.100,00 YTL hazine zararının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Adana Büyükşehir Belediyesi, yeni bir imar işlemi için Encümence karar alındığını belirtip, davanın reddini savunmuştur. Davalı Seyhan Belediyesi ile dahili davalı Çukurova Belediyesi husumet itirazında bulunmuşlardır.
Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın yargılama sırasında kurulan Çukurova belediyesinin sınırlarında kaldığı, Seyhan belediyesinin taraf sıfatı kalmadığı, taşınmazın tesciline konu imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiği, kadastral parselin ihyası gerektiği, parkta kalan kısım yönünden belediyenin hasım olmasının zorunlu olduğu, hazinenin hak kaybına uğramaması için önce parselin tamamının ihyası ile imar planına göre yol ve parkta kalan kısmın ihya edilen bölümden terkini gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile dahili davalı Çukurova Belediye Başkanlığı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parsellerin ihyası ya da tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmazın öncesinde tescilsiz alandan ihdasen Hazine adına tescil edildiği ve Seyhan Belediyesince başka birçok parselle birlikte 37 nolu imar düzenlemesine tabi tutulduğu, bu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edilmesi üzerine bilahare davalı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan 37-ll etap imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edildiği, parsellerden bazılarının yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içinde kalması üzerine anılan Belediyenin de davaya dâhil edildiği görülmektedir.
Davacı Hazine eldeki davada çekişmeli taşınmazın kayıtlarının dayanaksız hale geldiği belirterek imar öncesi duruma dönülmesini ve ihdasen oluşan parselin yeniden adına tescilini, olmadığı takdirde zararının tazminini istemiştir.
Mahkemece, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle davalı Seyhan belediyesi yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, diğer davalılar yönünden bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya davasının kabulüne karar verilmiş olmasında kural alarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davalı Adana Büyükşehir Belediyesi ve dâhili davalı Çukurova Belediye Başkanlığının tüm, davacı Hazine’nin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Kabule göre mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, imar uygulaması iptal edildiğine göre iptal edilen imara değer verecek biçimde yol ve park alanının da terkinine karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan; davanın kabulüne karar verildiği halde, harcın belirlenen dava değeri üzerinden alınmamış olması doğru olmadığı gibi, belirlenen dava değeri üzerinden davacı yararına nispi vekalet ücretine karar verilmesi yerine maktu avukatlık parasına hükmedilmesi doğru değildir. Diğer taraftan, kabul edilen davada davalılar yararına vekalet ücreti takdiri de isabetsizdir
Davacının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi aracılığıyla) 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.