Esas No: 2021/21121
Karar No: 2022/3968
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/21121 Esas 2022/3968 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/21121 E. , 2022/3968 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.11.2017 tarih ve 2017/286 - 2017/69 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 221/4, 53, 58/9, 62/1, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içinde temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından
kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği, ancak kullanım olmaksızın ByLock yüklenmesinin atılı suçun sübutu için yeterli olmayacağı gözetilmekle;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, öncelikle ilgili birimlerden mümkün olması halinde ayrıntılı olarak ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının getirtilmesi, tespit ve değerlendirme raporunun temin edilememesi halinde sanığın teknik olarak bu programı kullandığının tespiti açısından HIS (CGNAT) ve HTS kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması,
2-Sanığın aşamalardaki savunmaları dikkate alındığında, örgüt tarafından sohbet adı altında organize edilen toplantılara birlikte katıldıklarını beyan ettiği .... isimli şahıslar hakkında FETÖ/PDY örgüt üyeliği suçundan soruşturma yapılıp yapılmadığı, dava açılıp açılmadığı, soruşturma yapılıp dava açıldığının tespiti halinde ilgili soruşturma ve kovuşturma evraklarının onaylı suretlerinin dosya içerisine alınması, yine söz konusu şahısların kullanımında olan GSM hatlarına ilişkin araştırma yapılıp, GSM hatlarını üzerinden ByLock kullanıldığının tespiti halinde, bu hatlara ilişkin ByLock tespit değerlendirme tutanaklarının dosya içerisine getirtilerek sanığın kişi listelerinde ekli olup olmadığının araştırılması, ayrıca UYAP sisteminde bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda araştırma yapılarak sanık hakkında bilgi ve beyana rastlanması halinde söz konusu delillerin ve ifade tutanaklarının aslı veya onaylı örneklerinin dosyaya getirtilmesi, var ise beyanda bulunan kişilerin duruşmada tanık olarak beyanlarının alınması, toplanacak tüm bu delillerin CMK'nın 217. maddesi uyarınca sanık ve müdafiine duruşmada okunması ve tartışılmasından sonra sanığın silahlı terör örgütü üyesi olduğu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edildikten sonra etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belgelere dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre;
a)Silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu ve temadinin yakalanma ile kesildiği de nazara alındığında, gerekçeli karar başlıklarında suç tarihinin “04.08.2017” yerine “2017” olarak gösterilmesi,
b)Etkin pişmanlıktan yararlanan sanık hakkında TCK’nın 221/5 maddesi uyarınca bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan belirtilen sebeplerden dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi
uyarınca dosyanın Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.