Esas No: 2014/8095
Karar No: 2016/9153
Karar Tarihi: 01.12.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8095 Esas 2016/9153 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı Beraat
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve görevi kötüye kullanma suçlarından, sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Avukat olan sanıkların, alacaklı katılan vekilleri sıfatıyla borçlu tanık ... hakkında 69.000 TL alacağın tahsili talebiyle.... İcra Müdürlüğünün 2005/187 sayılı dosya üzerinden yürüttükleri takipte , 28.06.2007 tarihi itibariyle kesinleşen alacak meblağı 117.665,22 TL olmasına ve borçlunun ..."nda bulunan taşınmazın tapu kaydı üzerine haciz de konulmasına rağmen müvekkileri olan katılanın bilgi ve talimatı olmaksızın borçluya ait gayrimenkulün kaydı üzerindeki haciz şerhinin kaldırılmasını sağlayıp borçlu ile 90.000 TL üzerinden anlaşma yapmak suretiyle alacağın bir kısmından feragat ederek 25.07.2007 tarihli ibranameyi düzenleyip verdikleri, böylelikle vekaletnamedeki " sulh , ibra ve feragat " yetkilerini müvekkileri olan katılanı haberdar etme gereği duymadan usulsüz ve aleyhe olacak şekilde kullandıkları gibi anlaşmayı ve tahsilatı katılandan gizleyip borçludan aldıkları 23.07.2007 keşide tarihli ve 90.000 TL bedelli çeki veya bedelini de katılana vermeyerek uhdelerinde tutmak suretiyle atılı suçu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanığın, avukat olan diğer sanık ..."ın yanında sigortalı olarak çalıştığı ve onun talimati ile hareket ettiği dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın savunmalarının aksine, mahkûmiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilememesi gerekçesine dayanılarak verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanığın yüklenen suçları işlediğine dair mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın, hükmün usul ve yasalara aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanığın, katılan, katılanın kardeşi olan ... ve ... isimli kişilerin şirketlerinin hukuki danışmanlığını üstlendiğini, bunun dışında bu kişilerin hizmetlerini gören bir çok kişinin davalarını takip ettiğini bu davalardan birinin olaya konu olan dava olduğunu, katılanın onayı ile kardeşi ... aracılığı ile anlaşmanın sağlandığını bu nedenle kendisine icranın kaldırması talimatı verildiğini sonrasında anlaşma doğrultusunda borçlu ...tarafından verilen 90.000 TL bedelli bloke çekin teslim alındığını ve haczin bu doğrultuda kaldırıldığını akabinde söz konusu çekin tahsil edilerek katılan ve..."ün vekalet hizmetlerine karşılık mahsup ettiğini savunması, katılanın ise, avukatı olan sanık tarafından kendisine borçlu tanık ... ile yapılan anlaşma ve buna bağlı olarak haczin kaldırılması hususunda herhangi bir bilgi verilmediğini,..."ün abisi olduğunu onun işleri ile kendi işlerinin ayrı olduğunu, kendisine tahsil edilen çekle ilgili olarak ödeme yapılmadığını ifade etmesi karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi amacıyla, katılanın kardeşi olan..."ün tanık sıfatı ile duruşmaya çağırılarak iddia ve savunma doğrultusunda ayrıntılı beyanının alınması yine sanığın, katılan yada kardeşi..."ün şirketlerinin hukuki danışmanlığını yapıp yapmadığı buna bağlı olarak takip ettiği dava dosyalarına ilişkin olarak taraflar arasında yapılan masraflar veya bu anlamda yapılmış olan ödemelere ilişkin bilgi ve belgelerin onaylı suretlerinin getirtilmesi, sanığın, bu kapsamda hangi dava ve icra takiplerini yürüttüğü, hangi duruşmalara girdiğinin tespit edilmesi, ilgili dava ve takip dosyalarının birer suretinin, taraflar arasında vekalet ücretinin belirlenmesine dair sözleşme, yazılı belge, yapılan masraflar veya bu anlamda yapılmış olan ödemelere ilişkin bilgi ve belgelerin onaylı suretlerinin getirtilmesi, buna göre sanığın katılan ve onun adına takip ettiği dosyalardan ne kadar vekalet ücreti alacağı olduğu ve ne kadar masraf yaptığının tartışmaya yer bırakmayacak şekilde tespiti, hak ettiği vekalet ücreti veya yaptığı masraflardan daha fazla parayı uhdesinde tutup tutmadığının kesin olarak belirlenmesi açısından, bütün delillerin toplanmasından sonra içinde, muhasebeci, hesap uzmanı ve ilgili barodan tayin edilecek avukat kişilerin de bulunduğu bilirkişi kuruluna dosyanın tevdi edilerek, alınacak rapor sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılanın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 01.12.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.