Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/9117 Esas 2011/11958 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/9117
Karar No: 2011/11958
Karar Tarihi: 29.11.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/9117 Esas 2011/11958 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, annesinin ölümü sonrası kendisine bıraktığı bir parselin bakım şartlarının yerine getirilmediğini ve diğer bir parselin ise muvazaalı bir şekilde davalılara temlik edildiğini belirterek tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, 2244 numaralı parsele yönelik davanın reddedilmesine, diğer taşınmazın muvazaalı olduğunun tespit edilmesi nedeniyle kabul edilmesine karar vermiştir. Dosya incelendiğinde, söz konusu taşınmazdaki bakım akdinin samimi ve gerçek bir akit olduğu dolayısıyla davanın reddine karar verilmiş olmasında bir yanlışlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Ancak, keşfedilen taşınmazın değeri üzerinden eksik harç tamamlatılarak davalı yararına avukatlık parasına hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Hükmün HUMK’nın 428. maddesi gereğince bozulmasına karar verilmiştir. Kararda, Ölüme Bağlı Tasarruflar Kanunu’nun 2244. maddesi de detaylı bir şekilde ele alınmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2011/9117 E.  ,  2011/11958 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : EDREMİT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 31/12/2010
    NUMARASI : 2009/11-2010/739

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, ortak miras bırakan annesi Z.Ö."in 2244 nolu parseli ölünceye kadar bakım akdiyle, 103 ada 125 nolu parseldeki 2 nolu bağımsız bölümü ise satış suretiyle davalılara temlik ettiğini, bakım şartlarının yerine getirilmediğini, yapılan satışın da muvazaalı olduğunu ileri sürerek, payı oranında tapu iptal ve tescil olmazsa tenkis  isteminde bulunmuştur.
    Davalılardan N.,  davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı F. ise, davaya yanıt vermemiştir
    Mahkemece, 2244 nolu parsele yönelik davanın reddine; diğer taşınmaz hakkında açılan davanın muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle  kabulüne  karar verilmiştir.                  
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 29.11.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil gelmedi, temyiz edilen vekili Avukat .... geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava, tapu iptal, tescil ve tenkis isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, 103 ada 125 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümün aslında bağış olduğu halde satış şeklinde mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak devredildiği belirlenmek suretiyle bu taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verildiği, ölünceye kadar bakım akdiyle devredilen taşınmaz  yönünden ise davanın reddedildiği, hükmün yalnızca davacı tarafından temyiz edildiği görülmektedir.
    Dosya içeğinden toplanan delillerden; çekişme konusu 2244 parsel sayılı taşınmazın miras bırakan Z. Ö. tarafından ölünceye kadar bakım akdiyle davalılar F. ve N. 02.09.1992 tarihinde temlik edildiği, davalıların miras bırakan ile ilgilendikleri, ölünceye kadar bakım akdinin ivazlı akitlerden olup, somut olayda bakım borcunun miras bırakanın memnuniyetini sağlayacak yeterlilikte yerine getirildiği ve murisin sağlığında akde aykırılıktan dolayı bir dava da açmadığı gözetildiğinde, sözü edilen sözleşmenin samimi ve gerçek bir akit olduğu dolayısıyla bu parsel açısından davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı sonucuna varılmaktadır. Öyle ise, davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Ne varki, çekişme konusu 2244 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak davacı miras payı oranında dava açarak talepte bulunduğuna göre, anılan taşınmazın değeri davanın devamı sırasında keşfen belirlenerek bu miktar üzerinden eksik harcın tamamlatıldığı gözetilmek suretiyle keşfen belirlenen ve davaya konu edilen pay üzerinden davalı yararına avukatlık parasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere taşınmazın tamamının üzerinden davalı yararına fazla Avukatlık parasına hükmedilmiş olması doğrudeğildir.
    Davacının, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 Sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


     

    Hemen Ara