Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/6129 Esas 2022/4228 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/6129
Karar No: 2022/4228
Karar Tarihi: 15.08.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/6129 Esas 2022/4228 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2021/6129 E.  ,  2022/4228 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin 11.10.2019 tarih

    Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre adli ara vermede CMK'nın 331. maddesi gereğince acele ve tutuklu işlere bakmakla görevli nöbetçi ceza heyetince dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanıklar ..., ... müdafiilerinin duruşmalı inceleme isteminin, ilk derece mahkemesinde silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf incelemesi ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından takdiren; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... müdafilerinin ise duruşmalı inceleme taleplerinin yasal şartları oluşmadığından 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK'nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanıklar ..., ... haklarında silahlı terör örgütü kurma-yönetme; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... haklarında silahlı terör örgütüne üye olma; sanık ... hakkında ise silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükmü ve ... Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş hakkında kurulan müsadere talebinin reddine ilişkin hükümlere yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
    Toplanan deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanık ...’nin ByLock kullanıp kullanmadığının tespiti için ayrıntılı ByLock tespit değerlendirme raporunun beklenmemesi sonuca etkili görülmemiştir.
    Örgütteki konumu ve faaliyetleri nazara alındığında, sanık ... hakkında alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükümlere esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı, sanık ... hakkında verilen beraat ve ... Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş hakkında kurulan müsadere talebinin reddine ilişkin kararlarda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... müdafiilerinin ve bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ayrı ayrı ONANMASINA,
    2-Sanıklar ..., ..., ... haklarında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükümleri ile sanık ... ..., hakkında silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme; sanık ... hakkında ise silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Ayrıntıları Dairenin 16.03.2020 tarihli 2019/1989 esas, 2020/2030 sayılı kararında açıklandığı üzere;
    Örgüt içi hiyerarşide itaat ve teslimiyet katı bir kuraldır. Teslimiyet hem örgüte hem de liderin emrine ona atfen verilen göreve adanmışlıktır. Örgüt sivil toplumu kendi haline bırakmayıp, kendine hizmet eden bağlı unsurlara dönüşmektedir. Kadrolaşma ile yargı, ordu, emniyet ve bakanlık birimleri ile bir kısım medya kuruluşları bu gücün denetimine girip, örgütsel amaçlar doğrultusunda kullanılabilmektedir.
    Örgütün hiyerarşik yapılanmasındaki tabaka sistemi kat sistemine dayanır. Katlar arasında geçişler mümkündür ama dördüncü tabakadan sonrasını önder belirler. Katlardan - İkinci Kat, Sadık Tabaka: Okul, dershane, yurt, banka, gazete, vakıf ve kurum görevlilerinden oluşan sadık gruptur. Bunlar örgüt sohbetlerine katılır, düzenli aidat öder, az veya çok örgüt ideolojisini bilen kişilerdir. Örgütün genel stratejisi gereğince sözde meşruiyet vitrini olarak kullandığı, belli özellikleri nedeniyle kamuoyunca da tanınan kimi yazar kadrosu mahfuz kalmak üzere, gazete çalışanlarının ikinci katta, sadık tabaka olarak nitelendirilen grupta yer aldığı görülmektedir.
    Yardım suçunun oluşabilmesi için ise suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte bilerek ve isteyerek yardım edilmiş olması gerekir. Başka bir ifadeyle, yardım fiilinin örgütün suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgüt olduğu bilinerek gerçekleştirilmiş olması gerekir. Fıkra metninde geçen "bilerek" ibaresi doğrudan kastı ifade eder, bu suç olası kastla işlenemez. Doğrudan örgüte değil de örgüt mensuplarına yardım edilmesi halinde, yardım edilen kişilerin suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgüt mensubu olduklarının da bilinmesi gerekmektedir.
    Örgüte yardım suçunda manevi unsurun oluşması için genel kast yeterli değildir. Özel kast (saik) ile işlenen bir suçtur. Fail örgütün amacını gerçekleştirmesine katkı sağlamak kastı ile hareket etmelidir. Bu kastın açıkça belirlenmesi gereklidir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    a-Sanık ... yönünden;
    Oluş, iddia, sanık savunmaları, mahkeme kabulü ve tüm dosya kapsamına göre;
    Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirterek müdafii huzurunda vermiş olduğu kolluk ve savcılık beyanlarında ortaokul yıllarından üniversiteden mezun oluncaya kadar örgüt evlerinde kaldığını, mezun olunca da iltisaklı okul ve dershanelerde tayine tabi olarak çalıştığını beyan eden, iltisaklı şirketlerde SGK kaydı bulunan, örgüte ait işyerlerinde çalıştığı dönemlerinde maaşından himmet veren, örgütün gerçek yüzü ortaya çıktıktan sonra da örgütle bağlantısını devam ettirerek sohbet adı altındaki örgütsel toplantılara katıldığına ilişkin beyanlar bulunan sanığın eylemlerinin bir bütün halinde silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde sanığın beraatine yönelik karar verilmesi,
    b-Sanık ... yönünden;
    Örgütle iltisaklı olan ... isimli şirketin bir dönem ortağı olan, ev/işyeri aramasında örgüt liderine ait kitaplar ve vaaz videoları bulunan ve örgüte müzahir olması nedeniyle kapatılan Çesiad isimli derneğin kurucu üyesi olan sanıkla ilgili olarak etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunan ve dosya kapsamında tanık olarak dinlenen ...’un “Namık Tanık kolejinin üst katında cep telefonlarının bırakıldığı toplantılara sanığın da katıldığını” beyan etmesi karşısında; öncelikle tanığın beyanının belirleyici olması da gözetilerek söz konusu tanığın tekrar ifadesine başvurularak, sanığın örgütün görünen yüzü ortaya çıktıktan sonra da örgütle bağlantısını devam ettirip ettirmediğinin şüpheye yol açmayacak şekilde belirlenmesi, ayrıca UYAP veri havuzundan araştırma yapılarak hakkında herhangi bir itirafçı beyanı olup olmadığının tespiti ile bulunması halinde ifadelerin getirtilmesi, gerekirse bu şahısların da tanık olarak beyanları alınarak CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyeceklerinin sorulması, belirtilen eksiklikler giderildikten sonra dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    c-Sanık ... yönünden;
    Örgütle iltisakı bulunan Kotku isimli şirkette çalışan, örgütle irtibatlı ... Çalışanları Derneği üyesi olan, örgüte müzahir Pak Toprak İş sendikasının kurucu üyesi olduğunu beyan eden ve dijital materyal incelemesinde telefonunda kakaotalk programı bulunan sanığın; dosya kapsamına yansıyan “FETÖ silahlı terör örgütü ile iltisaklı Özel ... Etüd Merkezi isimli şirketi örgütün görünen yüzü ortaya çıktıktan sonra satın alma” şeklindeki eyleminin, örgüte yardım suçunu oluşturacağı da gözetilerek; öncelikle UYAP veri havuzundan sanıkla ilgili araştırma yapılarak hakkında herhangi bir itirafçı beyanı olup olmadığının tespitine çalışılması, bulunması halinde ifadelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine getirtilmesi, gerekirse bu şahısların da tanık olarak beyanları alınarak CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyeceklerinin sorulması; belirtilen tüm bu eksiklikler giderildikten sonra dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilerek sanığın eylemlerinin silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım ya da silahlı terör örgütüne üye olma suçunu mu oluşturup oluşturmayacağının tereddüte mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi, ayrıca sanığın kolluk aşamasından itibaren etkin pişmanlıktan faydalanmak istediği de gözetilerek sanık hakkında TCK’nın 221/4-2 cümlesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılarak eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    d-Sanık ... yönünden;
    Oluş, mahkeme kabulü ve tüm dosya kapsamına göre; örgüte müzahir Çesiad derneğine ve ...’a üyeliği olan, bankasyada hesabı bulunmazken örgüt liderinin talimatıyla 19.09.2014 tarihinde bankasyada hesap açtıran, 13.10.2014 tarihinde ortağı olduğu şirket tarafından “...” açıklamasıyla gönderilen 45.000 dolar ile katılım hesabı açan, örgütle iltisakı nedeniyle kapatılan Kotku ve ... şirketlerinin denetim kurulu üyesi olan, ortağı olduğu şirkette yapılan aramada örgüt liderine ait Cdler,zekat-sadaka zarfları, örgüt gezilerine ait cdler ve bankasya makbuzları bulunan, müdafii huzurundaki savcılık beyanıyla da sabit olduğu üzere sohbet toplantılarına katılan, örgütsel aidiyetin güçlendirilmesi maksadıyla gerçekleştirilen yurt dışı gezilerine katılan ve örgüt okullarını ziyaret eden, ... ve bağlı köylerde himmet topladığına yönelik tanık beyanı bulunan sanığın eylemlerinin bir bütün halinde silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturacağı gözetilmeden delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan hüküm kurulması,
    e-Sanık ... yönünden;
    Sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Silahlı terör örgütüne üye olduğu ve TCK’nın 221/4-2. cümlesinde öngörülen etkin pişmanlık şartlarını taşıdığı kabul edilen sanığın incelenen dosya kapsamı, deliller ve mahkeme kabulüne göre, yakalandıktan sonra soruşturma ve yargılama aşamasında örgütte kaldığı süre ve konumu itibarıyla, örgütün yapısı, faaliyetleri ve diğer örgüt mensupları ile ilgili verdiği bilgilerin niteliği, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ya da diğer örgüt mensuplarının tespiti ile ilgili olmak üzere faydalılık derecesi ve yargılama sürecinde etkin pişmanlıkta bulunulan aşama gözetildiğinde, uygulanan kanun maddesinin amaç ve gerekçesi ile orantılılık ilkesi çerçevesinde belirlenen ceza üzerinden dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun oranda azami hadden indirim yapılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin ve bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ... hakkında verilen yurt dışına çıkmamak şeklindeki adli kontrol kararının kaldırılmasına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Çankırı Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesine
    gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 15.08.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara