Esas No: 2011/5406
Karar No: 2011/11693
Karar Tarihi: 22.11.2011
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/5406 Esas 2011/11693 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL 20. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2011
NUMARASI : 2008/24-2011/56
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 5/6 oranında paydaşı olduğu 498 ada 60 parsel sayılı taşınmazı davalının kaçak bina yapmak suretiyle işgal ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemiştir. Davacı mirasçıları daha sonra davayı ıslah etmişler ve 7.391.00.-TL ecrimisil istediklerini bildirmişlerdir.
Davalılar, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıyı mal sahiplerinin teşviki ile miras bırakanları H."nin 1959 tarihinde iyiniyetle yaptığını ve o tarihten beri kullandıklarını, arsa değeri ile bina değeri arasında fahiş fark bulunduğunu bildirip, davanın reddini savunarak, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan 144.39 m2"lik yerin adlarına tescilini istemişlerdir.
Mahkemece, davalıların davacılara ait taşınmaza elatmasının sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulüne, ecrimisil davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 22.11.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı B.S. G. vekili Avukat E. G. geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalı asil ile temyiz edilenler vekili Avukat gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 498 ada 60 parsel sayılı taşınmazın 5/6 payının davacı B.M. L.A. adına kayıtlı olduğu, anılan taşınmazda kayıtla bir ilgisi bulunmayan davalının taşınmazın bir kısmına 20 yıl önce yaptırdığı tek katlı binada uzun süreden beri oturduğu görülmektedir.
Mahkemece, davalının taşınmazı kullanmasının devamı yönünden haklı ve geçerli bir nedeni bulunmadığından kayda değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ancak, davalının dava konusu yerde yapılanarak 20 yıldır ikamet ettiği ve taşınmazın bir kısmını da bahçe olarak kullandığı dosya kapsamıyla sabittir. Bunca süre davalının çekişmeli yerden yararlanmasının davacının muvafakatı dışında olduğu söylenemez. Dava öncesinde, davacının davalıya taşınmazı terketmesi yolunda bir ihtarı söz konusu olmadığı gibi, bu hususa ilişkin bir belge de dosyaya sunulmamıştır. Öyleyse, davacının eldeki davayı açmakla muvafakatını geri aldığı kabul edilmelidir.
Hal böyle olunca, davalının taşınmazı kullanmasında kötü niyetli kabul edilemeyeceğine göre, fuzuli şagilin taşınmaz malikine taşınmazı kullanmasından dolayı ödemekle yükümlü olduğu haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden sorumlu tutulamayacağı açıktır. O halde, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken bu talebin kabul edilmiş olması doğru değildir.
Davalının anılan hususa ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesine göre) 1086 sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 825.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 22.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.