Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8391 Esas 2016/8864 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/8391
Karar No: 2016/8864
Karar Tarihi: 23.11.2016

Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/8391 Esas 2016/8864 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, bir şirkette müşteri temsilcisi ve para tahsilatı yaparken, bu görevleri sırasında bir kısım müşterilerden tahsil ettiği 4,492,80 TL'yi kayda geçirmeden kendi uhdesinde tuttuğu iddiasıyla hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçu ile suçlanıp, beraat etti. Ancak katılan vekili tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 15. Ceza Dairesi karara bozmuştur. Daire, gerçeğin tespiti için, bahsi geçen tahsilatların hangi müşterilerden yapıldığının tespit edilmesi, tanık dinlenmesi, sanığın para tahsil vazifesinin bulunup bulunmadığı ve zararın tespiti için alanında uzman bilirkişinin görevlendirilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Kararda, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesine atıfta bulunulmuştur. CMUK’nun 321. maddesi, kararın bozulmasına karar verme yetkisine sahip olan Dairelerin kararını açıklamaktadır.
15. Ceza Dairesi         2014/8391 E.  ,  2016/8864 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Beraat

    Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen beraat hükmü katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanığın, katılan ... şirketinin.... Şube Müdürü olarak 09.11.2009 tarihinde şirket yönetim kurulunun kararı ile bir yıllığına atandığı, tanık ..."in de ...’nun aynı şubesinin işletmecisi olduğu, tanığın yapmış olduğu işler karşılığında şikayetçi şirketten komisyon alarak çalıştığı, sanığın ise söz konusu şubede doğrudan şikayetçi şirkete bağlı eleman olup, müşteri temsilciliğine ve para tahsilatına baktığı, sanığın şube müdürü olarak görev yaptığı dönemde bir kısım müşterilerden para tahsil ettiği halde bunları kayda geçirmeyip 4,492,80 TL"sini kendi uhdesinde tuttuğu iddia olunan olayda; sanığın aşamalarda para tahsili ile yetkili olmadığını, para tahsili ve bunu kasaya işleme görevinin tanık ...."a ait olduğunu beyan etmesi ve sanığın hangi tahsilatları gerçekleştirip iade etmediğinin dosya kapsamında tespit edilmemiş olunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, bahsi geçen tahsilatların neler olduğu, hangi müşterilerden yapıldığının tespit edilmesi ile bu müşterilerin tanık olarak dinlenip tahsilatın kim tarafından yapıldığının saptanması ve yine sanığın ve tanığın çalıştığı ... şubesinde o dönem çalışan diğer elemanlar bu hususta dinlenmesinin ardından sanığın para tahsil vazifesinin bulunup bulunmadığı, bahsi geçen tahsilatların sanık tarafından yapılıp yapılmadığının araştırılıp, alanında uzman bilirkişi vasıtasıyla zarar miktarınında tespit edilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin sübutun oluştuğu yönündeki temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.














    Hemen Ara