Taraflar arasındaki davadan dolayı Antalya 1. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 08.02.2010 gün ve 2007/67 esas 2010/31 karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 19.04.2011 gün ve 13689-4565 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
Asıl ve birleşen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece; asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, Dairece onanmış olup, davalı taraf, karar düzeltme isteğinde bulunmuştur.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; miras bırakan M. K."un tapuda kayıtlı taşınmazlarını davalı oğullarına satış suretiyle devrettiği, anılan tapu kayıtlarının birçok kadastral parsele revizyon görüp daha sonra da imar uygulamasına tabi tutulduğu, oluşan imar parsellerinden biri olan çekişmeli 7648 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davalıların miras bırakanı R. K. adına imara istinaden tescil edildiği ve R."ın da taşınmazı 20.03.2002 tarihinde davalı çocuklarına temlik ettiği, 04.08.2005 tarihinde kat irtifakı kurulması üzerine çekişme konusu bağımsız bölümlerin davalılar adına sicil kaydının oluştuğu anlaşılmaktadır.
Davacı, miras bırakan babası M."nın tapulu taşınmazlarını oğullarına mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak devrettiğini ileri sürerek kayıt malikleri aleyhine eldeki davayı açmış, muristen sonra ölen annesi H.den intikal eden miras payı bakımında da birleşen dava dosyasında aynı iddialarını yinelemiş ve mahkemece çekişme konusu imar parselinin hangi kadastral parsellerden geldiğine ilişkin kayıtlar getirtilmeden, bu hususta uzman bilirkişiden rapor alınmadan, davacı tarafın bildirdiği kadastral parseller esas alınarak hüküm kurulması yoluna gidilmiştir.
Oysa mahkemece, çekişmeli 11 parsel sayılı taşınmazın hangi kadastral parsellerden geldiğinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde saptanması, saptanan kadastral parsellerin dayanak tapu kayıtlarının ilk tesisinden itibaren getirtilip, muris tarafından temlik edilen payların açıklığa kavuşturulması miras bırakandan gelmeyen payların bulunması halinde, bu payların imar parselindeki karşılığının kabul kapsamı dışında bırakılması gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.
Değinilen bu husus karar düzeltme istemi üzerine bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davalılar vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’un 440. maddesi gereğince kabulüne, dairenin 19.04.2011 tarih, 2010/13689 Esas, 2011/4565 Karar sayılı onama kararının Ortadan Kaldırılmasına, yerel mahkemenin 08.02.2010 tarih, 2007/67 Esas, 2010/31 Karar sayılı kararının açıklanan nedenlerle, (6100 Sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
