Taraflar arasında görülen davada;
Davacı,18 ada 37 parsel sayılı taşınmazda 1 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin maliki olduğunu, davalıların taşınmazda hiçbir hukuki nedene dayanmadan işgalci olarak bulduklarını ileri sürüp elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiş, yargılama sırasında davalı partiyle ilgili talebini atiye terk ettiğini, davalı B."dan ecrimisil talep ettiğini bildirmiştir.
Davalı B., dava konusu taşınmazların eşi adına kayıtlı iken inanç sözleşmesi gereğince davacının bayiine devredildiğini, taşınmazlarda kiracı olarak bulunduğunu bildirip davanın reddini savunmuş, davalı Parti yanıt vermemiştir.
Mahkemece, her iki davalı hakkındaki elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne , davalı Barış ve Demokrasi Partisi Genel Başkanlığı hakkındaki ecrimisil talebi atiye terk edildiğinden bu davalı yönünden ecrimisil isteğinin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı Bayram hakkındaki ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı B. A. vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .....raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava,bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 18 ada 37 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 1 nolu bağımsız bölüm daire ile 8 nolu bağımsız bölüm büronun davacı adına kayıtlı olup, davalıların taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, mahkemece, davalı parti hakkındaki ecrimisil isteğinin atiye bırakılması gözetilerek esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalıların çekişmeli taşınmazlara haklı ve geçerli bir neden olmaksızın elattıkları belirlenmek suretiyle elatmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalı B."ın öteki temyiz itirazları yerinde Ne var ki, davalı B.a yönelik ecrimisil isteğinin anılan davalının kullandığı kısımla sınırlı tutularak hesaplattırılması gerekirken, her iki taşınmaz üzerinden hesaplanan ecrimisilin tamamının davalı B."a yükletilmesi isabetsizdir.
Öte yandan, davalı Barış ve Demokrasi Partisi Genel Başkanlığı aleyhine açılan elatmanın önlenmesi davası kabul edildiğine göre elatmanın önlenmesi isteği bakımından taşınmazların her birinin değeri üzerinden hesaplanacak harç ve vekalet ücretinin ayrı ayrı davalılardan alınması gerekirken tümünün davalı B."a yükletilmiş olması da doğru değildir.
Davalı B.A."ın bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesine göre) HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 2.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.