15. Ceza Dairesi 2016/4105 E. , 2016/8791 K.
"İçtihat Metni"
Mala zarar verme suçundan sanık ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 1660 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair,.... Asliye Ceza Mahkemesinin 08/12/2009 tarihli ve 2006/398 esas, 2009/902 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 23/09/2016 gün ve 94660652-105-67-7388-2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/10/2016 gün ve 2016/368295 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın müştekinin kilitli aracının kelebek camını kırarak oto teybini hırsızlamaktan ibaret eylemi nedeniyle açılan kamu davası neticesinde, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 08/12/2009 tarihli ve 2006/398 esas, 2009/902 sayılı kararı ile suç tarihi itibariyle 5237 sayılı Kanunun sanık lehine olduğu değerlendirilerek hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b ve 151. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği, mala zarar verme suçundan kurulan hükmün verilen cezanın miktar ve nevi itibariyle kesin nitelikte olması nedeniyle temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği, hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyizen bozulması üzerine Mahkemece 11/03/2014 tarihli ve 2013/432 esas,2014/111 sayılı karar ile sanığın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 493/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği ve işbu kararın onanarak kesinleştiği, 765 sayılı Kanun"un 493/1. maddesinde düzenlenen muhkem eşyayı kırarak hırsızlık suçundan hüküm kurulması nedeniyle mala zarar verme suçunun oluşmayacağı cihetle sanık hakkında fazla ceza tayininde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 2016/1 sayılı iş bölümüne ilişkin kararının ceza daireleri ortak hükümler başlıklı 4. maddesinde yer alan “Ceza Daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve daha önceden gelip de bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderilen işleri sonuçlandırır” hükmü dikkate alındığında, aynı dosyada sanık hakkında Yargıtay 13. Ceza Dairesi’nin 22.10.2013 tarih ve 2012/19926-2013/29206 sayılı ilamıyla mala zarar verme suçu yönünden temyiz talebinin reddine karar verildiğinin anlaşılmasına göre, Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesi gereğince kanun yararına bozma incelemesinin Yüksek (13.) Ceza Dairesi’nin görevi dâhilinde olduğundan Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili daireye gönderilmesine, 21.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.