Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/9128 Esas 2011/11009 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/9128
Karar No: 2011/11009
Karar Tarihi: 27.10.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/9128 Esas 2011/11009 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kat irtifakı kurulu bağımsız meskenini davalı eşine satış göstermekle hata ve hileye uğratılması sonucu gerçekte bağış yaptığını iddia ederek tapunun iptaline ve adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise satışın gerçek olduğunu savunmuştur. Yerel mahkeme davayı reddetmiştir. Davacı vekili temyiz etmiş ve Yargıtay daireleri dava konusunun aile hukukundan kaynaklanmadığı için Aile Mahkemesi sıfatıyla değil genel mahkeme sıfatıyla çözülmesi gerektiğine karar vermiştir. 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK'nun 428. maddesi gereğince bozulmuştur. Kanun maddeleri: Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki 4787 Sayılı Yasa'nın 4. maddesi, T.M.K.'nun 2. kitabının 3. kısmı (vesayete ilişkin hükümler hariç), 118-395.md.
1. Hukuk Dairesi         2011/9128 E.  ,  2011/11009 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İNEGÖL 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (AİLE MAHKEMESİ  SIFATIYLA)
    TARİHİ : 21/12/2010
    NUMARASI : 2010/73-2010/643

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kat irtifakı kurulu 1 nolu bağımsız meskenini,  iradesinin hata ve hileye uğratılması neticesinde davalı eşine satış göstermek suretiyle devrettiğini, gerçekte bağış yaptığını, temlikten sonra davalının huzursuzluk çıkararak evi terk ederek boşanma davası açtığını, çekişme konusu taşınmazın evlilik birliği içinde edinilen mallardan olmadığını ileri sürerek, tapunun iptaline ve adına tesciline karar verilmesini istemiştir.  Davalı, satışın gerçek olduğunu belirterek, davanın  reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddiaların sabit olmadığı gerekçesi ile  davanın reddine  karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, yerel mahkemece, açılan davanın Aile Mahkemesinin görevinde bulunduğu gerekçesiyle davaya Aile Mahkemesi sıfatı ile bakılarak neticeye gidilmiştir.
    Davacı, kat irtifakı kurulu 1 nolu bağımsız meskenini davalı eşine satış göstermek suretiyle devrettiğini, gerçekte bağış yaptığını, temlikten sonra davalının huzursuzluk çıkararak açmış olduğu dava neticesinde boşandıklarını, ancak taşınmazı iade etmediğini, hata ve hileye düşürdüğünü ileri sürerek eldeki davayı açtığı görülmektedir.
    Bilindiği üzere, Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki 4787 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmü uyarınca 4721 Sayılı T.M.K’nun 2. kitabının 3. kısmında  yer alan vesayete ilişkin hükümler hariç aile hukukundan kaynaklanan (118 ila 395.md.) çekişmelerin çözümünde Aile Mahkemeleri görevli bulunmaktadır.
    Oysa, iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre tarafların aralarındaki çekişmenin aile hukukundan kaynaklanmadığı tartışmasızdır.
    Öyle ise, çekişmenin genel mahkeme sıfatıyla çözüme kavuşturulması gerekirken Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılarak karara bağlanmış olması doğru değildir.
    Hemen belirtilmelidir ki, görevle ilgili düzenlemeler kamu düzeniyle ilgili olup yargılamanın her safhasında mahkemece resen gözetilmesi gerekli usul kaidelerindendir.
    Hal böyle olunca, davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle, 12.01.2011 tarihinde kabul edilen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre işin esasının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara