Esas No: 2015/10450
Karar No: 2015/12187
Karar Tarihi: 30.11.2015
Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/10450 Esas 2015/12187 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
Hakaret suçundan sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/2-1, 43/1 ve 62 ve 52. maddeleri gereğince 1860 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair, ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2014/9 (E) ve 2014/57 (K) sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/07/2014 tarih ve 265004 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında: “... Sulh Ceza Mahkemesince duruşma açılarak sanık hakkında hüküm kurulmuş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. fıkrasında yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." şeklindeki düzenleme nazara alındığında, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında mahkemece daha önce açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükmün açıklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, ilk hükümden farklı olarak fazla ceza tayininde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
I-Olay:
Hakaret suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 03.03.2011 tarihli ve 2010/9 esas, 2011/18 karar sayılı kararı ile, TCK"nın 125/2-1, 62 ve 52. maddeleri gereğince 1500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve CMK"nın 231/5 maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklandığı 22.05.2014 tarihli 2014/9 (E) ve 2014/57 (K) sayılı kesin olmak üzere verilen bu karar ile ilgili infaz aşamasında, hükmün aynen açıklanması yerine ilk hükümden farklı olarak fazla ceza tayininin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle, kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın açıklandığı hükümde daha ağır ceza verilip verilemeyeceğine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
CMK"nın 231/11 . maddesi: “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” hükmünü içermektedir.
Bu düzenleme karşısında, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, incelenen somut olayda, mahkemece daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı hükümde zincirleme suç hükümleri uygulanmamasına ve hükmedilen 1500 TL adli para cezasına TCK"nın 52. maddesi uyarınca 20 taksit belirlenmesine rağmen, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki gün adli para cezasına TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması ve daha ağır olarak belirlenen 1860 TL adli para cezasına bu kez 4 taksit uygulanması hukuka uygun görülmemiştir.
IV- Sonuç ve Karar:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret suçundan sanık ... hakkında, ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 22/05/2014 tarihli ve 2014/9 esas, 2014/57 karar sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Karardaki hukuka aykırılık aynı Kanun maddesinin 4-d fıkrasına göre, sanığa daha hafif bir cezanın verilmesini gerektirmekle, sanığın TCK’nın 125/2-1. maddesi uyarınca takdiren 90 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına,
3- TCK’nın 62/1. maddesi uyarınca mahkemece takdir edilen 1/6 oranında indirim yapılarak, 75 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına,
5- TCK"nın 52/2. maddesi uyarınca günlüğü takdiren 20 TL"den paraya çevrilerek, sanığın 1.500 TL adli para cezasıyla CEZALANDIRILMASINA,
6- TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca sanığın ekonomik durumu da gözetilerek, hükmolunan adli para cezasının, birer ay vade ile 20 eşit taksit halinde tahsiline,
7- İnfazın bu miktar üzerinden yapılmasına, 30.11.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.