Esas No: 2021/3828
Karar No: 2022/5145
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/3828 Esas 2022/5145 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/3828 E. , 2022/5145 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
PKK/KCK sözde yürütme konseyinin öz yönetimden başka seçenek kalmadığına yönelik çağrısı üzerine, terör örgütünün amaca ulaşmak için gerçekleştirdiği stratejik hamlelerin en önemlilerinden birisi olan, yoğun olarak ... Anadolu Bölgesinde ve Ülkemizin değişik yörelerinde hakimiyet alanları oluşturmak için güvenlik güçlerine ve kamu binalarına topluca saldırı girişiminde bulunmak kararı kapsamında, PKK/KCK terör örgütünün şehirlerdeki milisleri ve kırsal alandaki örgüt mensuplarının silahları ile şehir merkezlerine gizlice girerek halkın arasına karıştıkları, zaman zaman bir kısım belediyelerin araç ve gereçlerini de kullanmak suretiyle insanların yoğun olarak yaşadıkları sokaklara, mahallelere hendekler kazarak el yapımı bomba ve düzenekleri yerleştirdikleri, umumun kullandığı karayollarına mayın döşeyerek patlamaya hazır hale getirdikleri, tonlarca patlayıcı yüklü kamyonlar, iş makineleri ve diğer araçlarla canlı bomba saldırıları hedefledikleri, güvenlik güçlerinin kamu düzenini ve bu yörede yaşayan vatandaşların güvenliğini sağlamak için operasyon yapma zorunluluğu sonucunda, örgüt mensuplarıyla güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalar sırasında daha önce yerleştirilen patlayıcıların infilak ettirilmesi ve bireysel ya da araçlarla gerçekleştirilen canlı bomba saldırılarıyla çok sayıda sivil vatandaş, kamu görevlisi ve güvenlik güçlerinin ölüm ve yaralanmasına sebebiyet verdikleri, bu süreçte yöre halkının oturduğu evleri terk etmelerini cebren engelleyerek canlı kalkan yaptıkları, yerleşim alanlarının teröristlerden ve patlayıcılardan temizlenmesi için sürdürülen operasyonların haftalarca sürdüğü, çok sayıda özel konut ve işyeri, okul, hastane gibi kamu konutları ve şehrin alt yapı tesislerinin ağır hasar görerek kullanılamaz duruma geldiği, bölge halkının büyük bir çoğunluğunun terör örgütünün yasalara ve devlet otoritesine itaatsizlik çağrısına itibar etmemesiyle, silahlı çatışmaya giren birçok örgüt mensubunun etkisiz hale getirilerek, yerleşim alanlarının, örgütün işgalinden ve patlayıcılardan temizlenerek, kamu düzeninin sağlandığı dava dosya kapsamındaki deliller ve benzer dosyalardan anlaşılması karşısında;
Somut olayda;
PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olduğu kabul edilen suça sürüklenen çocuğun Nusaybin ilçesinde kazılan hendeklerin, kurulan barikatların, döşenen patlayıcıların bulunduğu ve kolluk kuvvetleri ile yer yer çatışmaların yaşandığı mahalde silahlı olarak nöbet tutmak, hendek ve barikat hazırlamak şeklinde gerçekleşen eyleminin vahamet arzeden nitelikte bulunduğu ve TCK'nın 302. maddesinde yazılı Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçunu oluşturduğunun kabulü ile anılan suçtan mahkumiyetine dair Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/634 esas 2017/136 karar sayılı kararı ile verilen hükmün Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 10.05.2018 tarihli 2018/480-1604 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiş olmasına, iş bu inceleme konusu mahkumiyet hükmünün de kesinleşen Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/634 esas 2017/136 karar sayılı kararına dayanmasına göre;
PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olduğu kabul edilen suça sürüklenen çocuğun ... ilçesinde ... hendeklerin, kurulan barikatların, döşenen patlayıcıların bulunduğu ve kolluk kuvvetleri ile yer yer çatışmaların yaşandığı mahalde silahlı olarak nöbet tutmak, hendek ve barikat hazırlamak eylemleri sabit olmakla birlikte, suça sürüklenen çocuğun nöbet tuttuğu mahalde güvenlik güçleriyle çatışmaya girdiği ve/veya somut olarak öldürülen ya da yaralanan güvenlik güçlerinin öldürülmesi veya yaralanması olaylarına doğrudan iştirak ettiği yönünde şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı yeterli delil ikame olunamadığından ispat edilemeyen nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs etmek suçundan 5271 sayılı CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerekirken delillerin hatalı değerlendirilmesi suretiyle ve yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebepten dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı kanunun 304/2-a. maddesi uyarınca dosyanın Mardin 4. Ağır Ceza Mahkemesine (Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi sıfatıyla), kararın bir örneğinin bilgi için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.