21. Ceza Dairesi 2015/8364 E. , 2015/1436 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
I- Cumhuriyet savcısının dolandırıcılık suçundan da hüküm kurulması gerektiğine ilişen temyiz isteminin incelenmesinde;
12.03.2013 gün ve 2012/29 esas, 2013/165 karar sayılı hükümde sanık hakkında dolandırıcılık suçundan verilmiş temyizi kabil bir hüküm bulunmadığından Cumhuriyet savcısının dolandırıcılık suçundan da hüküm kurulması gerekliğine ilişen temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II- Cumhuriyet savcısının resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
1-Dosya arasında suça konu çek aslının bulunmadığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi ve suç unsurlarının tespiti bakımından, öncelikle suça konu çek aslının mevcut olup olmadığı araştırılırıp, aslı elde edilmediği takdirde onaysız fotokopiden ibaret olan belgelerin hukuki sonuç doğurmayacağından, sahtecilik suçunun unsurları itibariyle oluşmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği; elde edilmesi halinde ise, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayini hakime ait olup, suça konu çek aslı duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri tutanağa geçirilerek yasal unsurları taşıyıp taşımadığı ve iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığı yöntemince araştırılıp iğfal kabiliyetinin bulunduğunun anlaşılması halinde, tanıklar... ve ..., müşteki ... ve sanığın duruşmada imzaları alınıp, imza örneklerini içerir belge asılları da bulundukları yerlerden getirtilerek, suça konu çek aslının ön ve arka yüzündeki tüm yazı, rakam ve imzaların aidiyeti yönünden usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra, sanığın suça konu senedi hukuki yollardan elde ettiğini ispatlayamaması halinde müsned suçtan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Dosyada mevcut adli sicil kaydına göre, tekerrüre esas hükümlülükleri bulunduğu anlaşılan sanık hakkında, 5237 sayılı Yasada tekerrürün infaz kurumu olarak kabul edilmesi ve tekerrür nedeniyle artırım öngörülmediği de gözetilerek, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/3. maddesi uyarınca, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 342/1, 81. maddeleriyle, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın 204/1, 53. maddeleri uygulanarak bulunacak sonuçların karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın tespiti gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.