Ankara Ceza Avukatı Web Sitesi - Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1267 Esas 2015/1435 Karar Sayılı İlamı

Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1267 Esas 2015/1435 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1267
Karar No: 2015/1435
Karar Tarihi: 28.05.2015

Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1267 Esas 2015/1435 Karar Sayılı İlamı

Özet:
Sanık, resmi belgede sahtecilik ve başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarından mahkum edilmiştir. Ancak, hükümde birkaç hata bulunmaktadır. İlk olarak, sanığın iftiradan dolayı uygulanması gereken TCK 269/4-b maddesi yerine, yanlışlıkla TCK'nın eksik ceza tayini maddesi uygulanmıştır. İkinci olarak, sanığın tekerrüre esas alınacak birden fazla hükümlülüğü bulunmasına rağmen, en ağır hükmün esas alınmaması ve tekerrür hükümlerinin yanlış bir şekilde uygulanması sebebiyle, hükmün infazda tereddüt yaratabilecek şekilde olduğu görülmektedir. Son olarak, hak yoksunluğunun sadece sanığın altsoyu üzerindeki yetkiler açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği hususu gözetilmeden, sanığın hak yoksunluğuna ilişkin hüküm verilmesi de yanlıştır.
Kanun Maddeleri:
1. TCK 269/4-b
2. 5237 sayılı TCK 53/3. fıkrası ve 1. fıkrasının (c) bendi
3. 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi
4. 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi

21. Ceza Dairesi 2015/1267 E. , 2015/1435 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Dosya arasında bulunan 23.08.2008 tarihli yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı ile tüm dosya kapsamından başka suçlardan araması olması nedeniyle sanıkla ilgili yapılan istihbari çalışmalar neticesinde üzerinde sanığın fotoğrafı bulunan ... adına düzenlenmiş sürücü belgesinin yapmış olduğu trafik kazası neticesinde Trafik Tescil Büro Amirliğince alındığının anlaşılması sonucunda gerçeğin ortaya çıktığı, sanığın iftiradan kendiliğinden dönmediği nazara alındığında iftira suçundan olayda uygulama yeri bulunmayan TCK"nun 269/4-b maddesinin tatbiki ile eksik ceza tayini,
2- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.06.2011 gün 2011/9-88/116 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğünün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması ve tekerrüre esas alınanın da hükümde açıkça gösterilmesi gerektiği cihetle, sanığın sabıkasında gözüken ilamların onaylı örnekleri getirtilip infaz durumları araştırılarak tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden ve infazda tereddüt doğuracak biçimde sanığın adli sicil kaydında yeralan iki ayrı hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması,
3- 5237 sayılı TCK"nun 53/3. fıkrası gereğince 1. fıkrasının (c) bendinde yeralan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 28.05.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.