Esas No: 2021/5392
Karar No: 2022/5684
Karar Tarihi: 05.10.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/5392 Esas 2022/5684 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/5392 E. , 2022/5684 K."İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.07.2020 tarih ve 2020/9 - 2020/237 sayılı kararı
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs
Hüküm : 1- TCK'nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63,
2- TCK'nın 82/1-g, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, TCK'nın 35, 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurusunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Duruşmalı inceleme isteminin, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, ilk derece mahkemesinde savunmaya yeterli süre ve kolaylık sağlanarak bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf aşaması ve temyiz denetiminde de yazılı savunmanın sınırsız şekilde kullanılabilme olanağının bulunması karşısında, savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün, devletin birliğini bozma ve ülke topraklarından bir kısmını devlet idaresinden ayırma amacına yönelik olarak vahamet arz eden olayı gerçekleştirdiği, sanığın sübutu kabul edilen eylemlerinin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ve ülke genelindeki organik bütünlüğe göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs ile devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçlarının sübutu kabul edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümlerde isabetsizlik görülmemiş olduğundan;
Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının esastan reddine, ancak;
1- Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde 3713 sayılı Kanun gereğince artırım yapılırken 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi yerine fıkra belirtilmeksizin 5. madde olarak gösterilmesi,
2- İlk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesi gerekçeli karar başlıklarında suç adının “Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs” yerine yazılı şekilde gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, karar başlıklarında yer alan suç adı kısımlarındaki kasten öldürme suçuna ilişkin suç adlarının çıkartılarak yerlerine “Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs” ibaresi eklenmesi ve hükümlerin 2. fıkralarındaki "5. maddesi” ibaresinin çıkarıltılarak yerlerine "5/1. maddesi" ibaresi eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.