Hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/8943 Esas 2015/10907 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8943
Karar No: 2015/10907
Karar Tarihi: 11.11.2015

Hakaret - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/8943 Esas 2015/10907 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bu mahkeme kararı, bir kişinin yaralama ve hakaret suçlarından verilen cezaların temyiz incelemesi sonucunda verilmiştir. Yaralama suçu açısından mahkumiyet hükmünün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, vicdani kanının kesin ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı vurgulanmıştır. Hakaret suçu açısından ise sanığa yükletilen hakaret eyleminin kanıtlarla sabit olduğu ancak mahkumiyet hükmünde yer alan hak yoksunluklarının sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmediği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi (Hak yoksunluğu cezaları)
18. Ceza Dairesi         2015/8943 E.  ,  2015/10907 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 3 - 2012/315505
MAHKEMESİ : Edirne(Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/10/2012
NUMARASI : 2012/489 (E) ve 2012/664 (K)
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
SUÇ TARİHİ : 27/06/2012
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden;
Sanığa yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilirken; hak yoksunluklarının sanığın sadece kendi altsoyu bakımından koşullu salıverme tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmeden, kendi alt soyu dışındakiler bakımından da koşullu salıverilme tarihine kadar geçerli olacağı biçiminde yanılgılı hüküm kurulmuş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde re"sen ve doğru olarak, TCK"nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden bozmayı gerektirmediği,
Anlaşıldığından sanık N.. T.."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA
2) Hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Sanığın alkollü bir şekilde katılanı yaralaması ile olayın oluşu bir bütün olarak değerlendirildiğinde tebliğnamedeki bozma düşüncesine itibar edilmeyerek yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Ancak,
TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilirken, 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık N.. T.."ın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak,“TCK"nın 53/1-c maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ve 53/1-a,b,d,e maddesindeki hak yoksunlukları bakımından makum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması” biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,11/11/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




Hemen Ara