Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/6812 Esas 2022/6133 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/6812
Karar No: 2022/6133
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/6812 Esas 2022/6133 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve silahlı terör örgütüne üye olma suçundan açılan davada sanığın ByLock kullanıcısı olduğunun teknik verilerle tespit edilmesi gerektiği belirtilmiş. Ancak detaylı raporlar istenilmeden karar verildiği gerekçesiyle Yargıtay Ceza Dairesi tarafından karar bozulmuştur. Bu doğrultuda, örgütle bağlantısını gösteren delil olması durumunda ByLock kullanıcısı olduğuna dair delil belirleyici nitelikte olacağı; bu sebeple ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporlarının yeniden istenmesi, bulunmaması durumunda CGNAT ve HTS kayıtları üzerinden teknik rapor alınması, dosyaya hükümden sonra gelen etkin pişmanlıktan yararlanarak sanık hakkında teşhis işleminde bulunan ... isimli şahsın tanık olarak dinlenmesi, mümkün değil ise sanık hakkındaki teşhis ve ifade tutanaklarının getirtilmesi, ayrıca UYAP veri havuzu üzerinde araştırma yapılarak sanık hakkında bilgi ve beyan olup olmadığının tespiti ile gerekirse ilgili şahısların tanık olarak dinlenmeleri sağlanarak CMK'nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayinine karar verilmesi gerekmektedir. Kararda belirtilen kanun maddeleri
3. Ceza Dairesi         2021/6812 E.  ,  2022/6133 K.

    "İçtihat Metni"



    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 29.Ağır Ceza Mahkemesinin 25.01.2018 tarih ve 2017/36 - 2018/22 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 63maddeleri gereğince mahkumiyetine dair karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
    Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
    ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti
    halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporlarının yeniden istenmesi, bulunmaması durumunda CGNAT ve HTS kayıtları üzerinde sanık adına kayıtlı hat üzerinden ByLock programı kullanılıp kullanılmadığına dair uzman bilirkişiden teknik rapor alınması, dosyaya hükümden sonra gelen etkin pişmanlıktan yararlanarak sanık hakkında teşhis işleminde bulunan ... isimli şahsın tanık olarak dinlenmesi, mümkün değil ise sanık hakkındaki teşhis ve ifade tutanaklarının getirtilmesi, ayrıca UYAP veri havuzu üzerinde araştırma yapılarak sanık hakkında bilgi ve beyan olup olmadığının tespiti ile gerekirse ilgili şahısların tanık olarak dinlenmeleri sağlanarak; CMK'nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma neticesinde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara