Esas No: 2020/1402
Karar No: 2021/3299
Karar Tarihi: 25.03.2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/1402 Esas 2021/3299 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, piyade uzman çavuş olarak görev yaparken davalıya trafik sigortalı araçla çarpışması sonucu yaralanmış ve malul kalmıştır. Asıl dava için 200.000 TL maddi tazminatın davalı trafik sigortacısından, birleştirilen dava için 842.205,65 TL maddi ve 25.000 TL manevi tazminatın davalı Bakanlıktan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, buna göre asıl davada 200.000 TL, birleştirilen davada 842.205,65 TL maddi ve 25.000 TL manevi tazminatın tahsil edilmesine karar vermiştir. Ancak davacı ve davalılar temyiz etmişlerdir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, davacının taleplerinde haklı olduğunu ve kaza başına teminat limitinin garame hesabı ile paylaştırılması gerektiğini belirtmiştir.
Kanun maddeleri:
- Kazaların Tespiti Hakkında Kanun (KTK) madde 96: Garameten ödeme ilkesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı ve davalılar vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.03.2021 Çarşamba günü davacı vekili Av. ... ile davalı ...Ş. vekili Av. ... ve davalı ... vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili asıl ve birleştirilen davada, müvekkilinin piyade uzman çavuş olarak görev yaptığını, verilen görev emri nedeni ile görevlendirdiği yere gitmek için bindiği yolcu otobüsün davalıya trafik sigortalı araçla çarpışması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp asıl davada 200.000,00 TL maddi tazminatın davalı trafik sigortacısından, birleştirilen davada 842.205,65 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... Bakanlığından tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, Dairenin 09.11.2015 gün,2014/10227-2015/11818 sayılı bozma ilamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile asıl davada 200.000,00 TL’nin, birleştirilen davada 842.205,65 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş, hüküm; davacı ../...
vekili, davalı ... vekili ile davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalı ... vekilinin tüm, davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp maddi tazminat talebinde bulunmuş, davalı vekili; dava konusu olayda bir çok kişinin öldüğünü ve yaralandığını, hak sahiplerine yapılan ödemeler nedeni ile kaza başına poliçe teminatı limitinin tükendiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuş, mahkemece bozma ilamından önceki ilk hükümde, davanın kabulü ile 200.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmiş, hükmün davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine hüküm, Dairenin yukarıda numarası yazılı bozma ilamı ile kaza başına teminat limitinden davacıya düşen payın belirlenmesi (garame hesabı) yönünden hesap raporu alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda bilirkişilerden rapor alınmış, alınan raporlardan 29.09.2017 tarihli raporda garame hesabı sonucu davacıya ayrılacak payın 169.708,00 TL olduğu bildirilmiş, itirazlar üzerine alınan 11.06.2018 tarihli raporda garame hesabı sonucu davacının payına düşen sakatlanma ve ölüm teminatı kapsamında teminat limiti payının 163.829,90 TL olduğu bildirilmiş, yine garame hesabına ilişkin olarak alınan bir başka raporda ise davalının 200.000,00 TL ile sorumlu olduğu bildirilmiştir.
Davaya konu kaza, 21.12.2011 tarihinde, römork ve yolcu otobüsünün çarpışması sonucu gerçekleşmiş, kaza sonucunda çok sayıda ölüm ve yaralanma gerçekleşmiş, kaza sebebi ile davalı ... şirketince hak sahiplerine ödemeler yapılmıştır. Kaza tarihi itibari ile davalının, kaza başına teminat limiti 2.000.000,00 TL (iki milyon) olup kişi başına teminat limiti 200.000,00 TL’dir. KTK hükümlerine göre davalı ... şirketinin sorumluluğu teminat limitleri dahilindedir.
Dosya kapsamından, davaya konu kaza sebebi ile davalı ... şirketince kaza başına 2.000.000,00-TL ölüm ve sakatlık teminatı kapsamında ödemeler yapılarak anılan limitin tükendiği anlaşılmaktadır.
KTK"nin 96. maddesi hükmüne göre, garameten ödeme ilkesi; bir rizikonun gerçekleşmesi ile zarar görenlerin birden fazla olması ve tazminat alacaklarının da sigorta
sözleşmesinde öngörülen sigorta bedelinden fazla olduğu hallerde, zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat miktarı isteminden, sigorta bedelinin tazminat alacaklıları toplamına olan oranına göre indirim yapılmasını ifade etmektedir. Burada amaç, zarar görenlerin birden fazla olması halinde, sigortacının poliçede gösterilen limitle sorumlu olacağı da dikkate alınarak, zarar görenler arasında eşitliği sağlayıcı biçimde ve poliçe limitini de aşmayacak biçimde eşit paylaştırmanın sağlanmasıdır.
Diğer taraftan aynı maddenin 2. fıkrasında ise "başka tazminat taleplerinin bulunduğunu bilmeksizin zarar görenlerin birine veya birkaçına kendilerine düşecek olandan daha fazla ödemede bulunan iyiniyetli sigortacı, yaptığı ödeme çerçevesinde, diğer zarar görenlere karşı da borcundan kurtulmuş sayılır" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda ölenlerin sayısının 26, yaralananların sayısının 11 olduğu gözetildiğinde, ölenlerin hak sahipleri ve yaralananlar yönünden ödenecek tazminat miktarının her halükarda kaza başına limit olan 2.000.000,00 TL’yi aşacağı açık ve nettir. Buna göre davalının, garameten paylaştırmaya gitmeksizin kaza başına teminat limiti aşılacak şekilde ödeme yapması iyiniyetli sayılamayacağından davalının, kaza başına teminat limiti tükense dahi davacıya karşı sorumluluğunun devam ettiğinin kabulü gerekir. Ne var ki; yine yararlanan ve ölenlerin sayısının çokluğu gözetildiğinde, kaza başına limitin garame hesabı ile paylaştırılması gerektiği ve paylaştırma sonucunda da her bir hak sahibine de “kişi” başına teminat limiti tutarı olan 200.000,00 TL’nin düşmeyeceği de izahtan varestedir. Diğer bir anlatımla, davalı sigortacının kaza başına teminat limiti tükense dahi, yaptığı ödemelerde garame usulü gözetilmediğinden, limitin tükenmesi yönünden iyiniyetli olmayıp davacıya karşı sorumluluğunun devam ettiğinin ancak zarar görenlerin sayısının çokluğuna göre de 2.000.000,00 TL’lik limitin zarar görenler arasında paylaştırılması durumunda davacının payına da 200.000,00 TL’nin düşmeyeceğinin kabulü gereklidir.
Açıklanan nedenlerle kaza başına limit olan 2.000.000,00 TL’lik teminat limitinden davacıya ayrılacak payın belirlenmesi yönünden bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilerek hasıl olacak sonuca göre karar vermek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı ... vekilinin tüm, davalı ...Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle
davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3.050,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...Ş."ye verilmesine, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalı ..."ndan harç alınmamasına, aşağıda dökümü yazılı 14,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş."ye geri verilmesine, 25/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.