Esas No: 2021/7425
Karar No: 2022/6216
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/7425 Esas 2022/6216 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/7425 E. , 2022/6216 K.Özet:
Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine yönelik istinaf başvurusunun reddedildiği ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından temyiz edildiği bir durumun incelenmesine yöneliktir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından yapılan incelemede, ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığı belirtilerek, ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanıkların teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı/sübutu açısından belirleyici nitelikte olması gerektiği vurgulanmıştır. Dosyadaki eksik araştırma nedeniyle hüküm kanuna aykırı bulunmuş, bu sebeple hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.11.2017 tarih ve 2017/391 - 2017/109 sayılı kararı
Suç: Silahlı terör örgütüne üye olma
Hükümler : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
Temyiz Edenler : Sanık ve müdafii
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih ve 2017/16.MD-956 esas, 2017/370 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Yargıtay 16. Ceza Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih ve 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaata ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı/sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan ByLock tespit ve değerlendirme raporunun duruşmada CMK'nın 217. maddesi gereğince sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin bilgi için Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.