Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/24411 Esas 2022/6477 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/24411
Karar No: 2022/6477
Karar Tarihi: 19.10.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/24411 Esas 2022/6477 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.12.2021 tarihli kararında, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğu gerekçesiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verildiği ve temyiz başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Dosyanın İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine, bir örneğinin de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır:
- TCK'nın 314/2 maddesi: Silahlı terör örgütüne üye olma
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi: Devletin birliği, ülke bütünlüğü, milli savunma, milli güvenlik gibi konularda devletin güvenliği ile ilgili bilgi sahibi olup açıklamayan kişiler hakkında cezai işlem uygulanması
- TCK'nın 62. maddesi: Ceza indirimi
- TCK'nın 53/1-2-3 maddeleri: Haksız tahrik, iyi hal, yaşlılık, hastalık ve engellilik durumlarında ceza indirimi
- TCK'nın 58/9 maddesi: Terör suçlarındaki ceza artırımı
- TCK'nın 63. maddesi: Ceza miktarının belirlenmesi.
3. Ceza Dairesi         2022/24411 E.  ,  2022/6477 K.

    "İçtihat Metni"



    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.12.2021 tarih ve 2018/489 - 2021/469 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Belirleyici delil niteliğindeki tanığın sanığın da hazır bulunduğu celsede dinlenilmiş olması ve diğer deliller karşısında sanık ve müdafiinin yokluklarında dinlenen tanığı sorgulama hakkı tanınmadığı yönündeki itirazları sonuca etkili görülmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda
    şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.













    Hemen Ara