Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/2562 Esas 2022/6567 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/2562
Karar No: 2022/6567
Karar Tarihi: 20.10.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/2562 Esas 2022/6567 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2016/418 - 2017/133 sayılı kararı sonucu bir kişinin \"silahlı terör örgütüne üye olma\" suçundan mahkum edilmesine ilişkin bir kararı inceledi. Sanığın temyiz başvurusunun süresinde yapıldığına karar verilerek temyiz talebi esastan reddedildi ve hüküm onandı. Kararda, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmemesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkûmiyet hükmü verildiği ifade edildi. Ayrıca kararın bir örneği Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi'ne gönderilerek bilgi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edileceği belirtildi.
3. Ceza Dairesi         2021/2562 E.  ,  2022/6567 K.

    "İçtihat Metni"



    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.06.2017 tarih ve 2016/418 - 2017/133 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkûmiyet

    Bölge adliye mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    Sanık müdafiinin bölge adliye mahkemesi kararına yönelik olarak yasal süre içerisinde gerekçe içermeyen süre tutum dilekçesi verdiği, gerekçeli kararın sanık müdafiine tebliğ edildiği 14.12.2019 tarihinden sonra, CMK'nın 295. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde ayrıntılı temyiz dilekçesi sunmadığı görülmüş ise de; Bölge Adliye Mahkemesi gerekçeli kararının hüküm fıkrasında ve sanık müdafiine gerekçeli kararı tebliğ eden tebligat zarfında CMK'nın 295. maddesinde düzenlenen 7 günlük süreye ilişkin bir ihtaratın bulunmadığı anlaşıldığından temyiz başvurularının süresinde yapıldığı kabul edilerek, temyiz başvurusunun süreden reddine karar verilmesi gerektiği şeklindeki tebliğnamedeki düşüncede isabet görülmemiştir.
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
    Dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
    Bozma üzerine yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


















    Hemen Ara