Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/5354 Esas 2022/6495 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/5354
Karar No: 2022/6495
Karar Tarihi: 20.10.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/5354 Esas 2022/6495 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2021/5354 E.  ,  2022/6495 K.

    "İçtihat Metni"



    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.10.2020 tarih ve 2019/654 - 2020/318 sayılı kararı

    Suç : Silahlı terör örgütüne silah sağlamaya teşebbüs etme
    Hüküm : 1-Sanık ... hakkında; TCK'nın 315/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 35/2, 62/1, 53, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
    2-Sanıklar ..., ... ve ....hakkında ayrı ayrı; TCK'nın 315/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 35/2, 62/1, 53, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin
    istinaf başvurularının esastan reddi Cumhuriyet savcısı

    Bölge adliye mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanıklar ... ve ... müdafiileri Av. ...'ın duruşma isteminin CMK'nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-) Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne silah sağlamaya teşebbüs etme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Bölge adliye mahkemesince 5271 sayılı Kanunun 280/2 maddesine aykırılık oluşturacak şekilde duruşma açılmaksızın evrak üzerinden beraat kararı verilmesi şeklindeki usuli eksiklik; bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz nedeni yapılmaması ve CMK’nın 290. maddesinin “Sanığın yararına olan hukuk kurallarına aykırılık sanık aleyhine hükmün bozdurulması için Cumhuriyet savcısına bir hak vermez” hükmü gözetilerek bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
    2-) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne silah sağlamaya teşebbüs etme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Oluş, iddia, savunma, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; suç tarihinde Suriye ülkesinden kimliği tespit edilemeyen bir kişinin yaya olarak Türkiye-Suriye sınır hattında bulunan menfeze içerisinde 4.415 adet 7,62 mm Rus menşeli fişek bulunan 3 adet çuvalı bıraktığı, PKK/PYD Silahlı Terör Örgütü tarafından Suriye ülkesi Tel Abyad bölgesinden Şanlıurfa ili Akçakale ilçesine silah/mühimmat geçirileceği istihbaratı üzerine de kolluk güçlerince olayın faillerinin suç üstü halinde yakalanmalarına yönelik yapılan çalışmada, sanıkların çuvalları almak üzere yola çıkarak alışverişin yapılacağı sınır hattına doğru yaklaştıkları ancak; kolluk görevlilerini fark etmeleri üzerine olay yerinden kaçtıkları somut olayda, sanıkların yargılama konusu mühimmatların Suriye ülkesinden yurda sokulması organizasyonu içerisinde bulunduklarına dair her türlü şüpheden uzak, yeterli ve somut delil bulunmadığı gibi, mühimmat olduğuna dair bilgilerinin olduğu da belirlenemediği ve söz konusu mühimmatı bulundukları yerden almaya yönelik eylemlerinin, henüz icra hareketlerine başlanılmaması nedeniyle teşebbüs aşamasına ulaşmamış hazırlık hareketi niteliğinde olduğu, bu aşamaya kadarki fiillerinin bir başka suçu da oluşturmadığı değerlendirilerek beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden delillerin değerlendirilmesinde düşülen yanılgı sonucunda yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükümlerin ayrı ayrı BOZULMASINA, bozma gerekçesi dikkate alınarak sanıkların TAHLİYELERİNE, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara