Esas No: 2021/9974
Karar No: 2022/7041
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/9974 Esas 2022/7041 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/9974 E. , 2022/7041 K.Özet:
Mersin 8. Ağır Ceza Mahkemesi, bir sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla ilgili verilen hükümle ilgili istinaf başvurusunu esastan reddetti. Ancak Bölge Adliye Mahkemesine temyiz edilen bu kararın eksik araştırma ile verildiği gerekçesiyle bozulmasına karar verildi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onaylanan bir kararda belirtildiği gibi, ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyeleri tarafından kullanıldığı kesin olarak tespit edilirse bir delil olarak kabul edilebileceği ifade edildi. Kanun maddeleri ise TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri olarak belirtildi.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Mersin 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.05.2018 tarih ve 2017/139 - 2018/121 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Yargıtay 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas 2017/3 sayılı kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespit edilmesi halinde sanığın örgütle bağlantısını gösteren bir delil olarak kabul edilmesi mümkün olacağı gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; mümkün olması halinde ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmesi, dosya içerisinde bulunan veri inceleme raporuna dayanak teşkil eden hakimlik kararı ile gizli tanık Garson'un daha önce hakim huzurunda alınan beyanlarının temin edilmesi, ayrıca UYAP’ta oluşturulan Örgütlü Suçlar Bilgi Bankasında sanık hakkında herhangi bir beyan yahut ifade olup olmadığı araştırılarak, bulunması halinde beyan veya ifadelerin onaylı örneklerinin dosya arasına celbedilmesi, yine hükümden sonra dosyaya gelen sanığa ait dijital inceleme raporu ile başka dosya sanığı Cengiz Kahya’nın sanık hakkındaki beyanlarının 5271 sayılı CMK’nın 217/1. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak, gerekirse beyan yahut ifade sahiplerinin tanık olarak dinlenildikten sonra deliller bir bütün halinde değerlendirilip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Mersin 8. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin bilgi için Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.