Esas No: 2020/6966
Karar No: 2022/10361
Karar Tarihi: 26.05.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/6966 Esas 2022/10361 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2020/6966 E. , 2022/10361 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm, temyiz edilmiştir. Temyiz talepleri incelenirken, birçok hata tespit edilmiştir. Bunlar arasında, suçun uygulanması sırasında yanlış kanun maddelerinin kullanımı, yeni kanun düzenlemelerinin dikkate alınmaması, bazı kanun maddelerindeki iptal kararının göz ardı edilmesi ve tekerrür hükümlerinin yanlış uygulanması yer almaktadır. Bu nedenle, Sanık ve Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları kabul edilmiştir ve hüküm bozulmuştur. 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen düzenlemelerin sanık lehine olduğu, anılan yasaların 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağı belirtilmiştir. İlgili kanun maddeleri 5237 sayılı TCK'nm 7. maddesi, 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ve 5607 sayılı Yasanın geçici 12. maddenin 2. fıkrasıdır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
24/12/2015 tarihinde karar verilen hükmü 1412 sayılı CMUK'nun 310/3. maddesinde belirtilen 1 aylık yasal süresinden sonra 15/02/2016 tarihinde temyiz etmiş bulunan o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317.maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Sanığın ve katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz taleplerine yönelik yapılan incelemede;
1) Sanıkta cep telefonu ve şok cihazı ele geçirilen olayda, suç tarihi itibarıyla sanığın eyleminin 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden, uygulama yeri bulunmayan 5607 sayılı Yasanın 3/10. maddesininde uygulanması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2)Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3)24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1) Davanın konusu cep telefonları ve el fenerli şok cihazları olduğu halde hüküm fıkralarında kaçak ve bandrolsüz sigaralardan bahsedilmesi,
2)Tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olduğu gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın tekerrüre ve 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerekmesi,
3)Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezaları için TCK'nun 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiçbir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının TCK'nun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.