Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/5435 Esas 2015/9052 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5435
Karar No: 2015/9052
Karar Tarihi: 22.10.2015

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/5435 Esas 2015/9052 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Develi(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, kardeşinin tutuklanması nedeniyle hakime söylediği sözler nedeniyle hakaret suçundan mahkum edildi. Ancak, Yargıtay 18. Ceza Dairesi, sözlerin aşağılama ve küçültme boyutuna ulaşmayan, rahatsız edici bir şekilde dile getirilmiş beddua niteliğinde olduğunu belirterek, suçun unsurlarının oluşmadığını ve sanığın beraat etmesi gerektiğini hükme bağladı. Ayrıca, temel cezanın doğrudan TCK'ya göre belirlenmesi gerektiği ve eksik ceza tayini yapıldığı gerekçesiyle karar bozuldu. Kararda TCK'nın 125/3-a maddesi de detaylı bir şekilde açıklandı.
18. Ceza Dairesi         2015/5435 E.  ,  2015/9052 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2012/300418
    MAHKEMESİ : Develi(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 02/10/2012
    NUMARASI : 2012/144 (E) ve 2012/318 (K)
    SUÇ : Hakaret

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanığın temyizinin hakaret suçundan verilen karara yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler, gerekçe içeriğine göre ve kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçunun takibinin şikayete bağlı olmaması nedeniyle tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-) Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Somut olaya gelince, sanığın, kardeşi hakkındaki tutuklama kararı nedeniyle katılan hakime söylediği “kardeşimin tutuklanması nedeniyle yuvası dağılacak, eğer yuvası yıkılırsa bunu sizden bilirim, yuva yıkanın yuvası olmasın inşallah” sözlerinin katılanı aşağılama, küçültme boyutuna ulaşmayan, rahatsız edici tarzda dile getirilmiş beddua niteliğinde olduğu gözetilerek, suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraat kararı verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi,
    2-) Kabule göre de; temel cezanın doğrudan TCK"nın 125/3-a maddesi gereğince belirlenmesi gerektiği düşünülmeyerek sanık hakkında eksik ceza tayini,
    Kanuna aykırı ve sanık T.. C.."un temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken CMUK" nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/10/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara