Esas No: 2022/24056
Karar No: 2022/7096
Karar Tarihi: 01.11.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/24056 Esas 2022/7096 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2022/24056 E. , 2022/7096 K."İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1-Sanıklar ..., ...,..., ..., ..., ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan; TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanun'un 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyetlerine,
2- Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan; CMK'nın 223/7 maddesi uyarınca davanın reddi
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanıklar ..., ..., ..., ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK'nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I) Sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümlerle ilgili olarak:
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, sanık ... ile ilgili olarak eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı; sanık ... ile ilgili olarak da silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan yargılama sonunda sanık hakkında aynı fiile ilişkin kesinleşmiş bir hüküm bulunması nedeniyle CMK'nın 223/7. maddesi gereğince verilen davanın reddine ilişkin karar usul ve kanuna uygun bulunduğundan, sanık müdafii ve Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümler yönünden;
Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir. (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf 383 vd.)
Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır. (... özel kısım syf.263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf.28, Özgenç Genel Hükümler syf.280)
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde; olay tarihi itibariyle öğrenci olan sanıkların her birisi yönünden farklılık arz etse de 2011 yılı Ocak - Mayıs ayları arasında, 6352 sayılı kanun kapsamında kovuşturmanın ertelenmesine karar verildiği anlaşılan ve terör örgütünün propagandası yapma suçunu oluşturduğu iddia olunan olaylara katılmaktan ibaret eylemlerinin anılan silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına organik bağla katıldığının kabulü için gerekli ve yeterli olan süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk boyutuna ulaşmadığından sanıkların unsurları itibariyle oluşmayan müsned suçtan beraatleri yerine yasal ve yerinde bulunmayan gerekçe ile mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.