Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/6513 Esas 2020/4203 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6513
Karar No: 2020/4203
Karar Tarihi: 10.07.2020

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/6513 Esas 2020/4203 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, \"Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma\" suçundan sanığı mahkûm etti. Ancak, mahkeme kararı bozuldu. Çünkü, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi için 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürülüğe giren 6545 sayılı Kanun'un hükümlerinin ayrı ayrı uygulanması gerekiyordu fakat yapılmadan hüküm kurulmuştu. Sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri nedeniyle, 191. madde hükümleri çerçevesinde \"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\" kurumunun uygulanmasının koşullarının bulunmadığı anlaşılmıştı. Bu nedenle, sanığın bu suçu başka bir davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra, işlemiş ise ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, davanın düşmesine karar verilmesi gerekiyordu. Aksi halde, yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması gerekiyordu. TCK'nın 191. maddesi, 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, \"kişinin, erteleme süresi zarfında;
20. Ceza Dairesi         2019/6513 E.  ,  2020/4203 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    1- Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürülüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı uygulanıp karşılaştırma ve somutlaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun’un tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
    2- Sanık hakkında, bu eylemi nedeniyle tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı, dolayısı ile hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kurumunun uygulanma koşulları bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın bu suçu başka bir davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra, işlemiş ise 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesi; aksi halde 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    3- 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmü gözetildiğinde dosya kapsamına göre; sanığa Malatya Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünün 03/10/2011 tarihli davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; bu davetten sonra sanığın denetime başladığı, sanığın adres değişikliği yapması üzerine sanığa Edirne Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü tarafından 17/04/2014 tarihli uyarının tebliğ edilerek ihtarda bulunulduğu; sanığın müracaat etmemesi üzerine sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapmaması halinde ısrar etmiş sayılacağı konusunda ihtaratta bulunulmadığının anlaşılması karşısında; sanığın ilk uyarıya uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 10/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara