(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/17594 E. , 2012/17059 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Önalım
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacı ve davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, önalım hakkı sebebiyle davalıya satılan payın iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalının müvekkilinin de paydaşı olduğu taşınmazlarda pay satın aldığını belirterek önalım hakkı nedeniyle davalı adına kayıtlı payın iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir.
Dava konusu payın satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafların toplamından ibaret olan önalım bedelinin 20.6.1951 gün ve 13/5 sayılı İ.B.K gereğince hükümden önce mahkemece belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için davacıya önel verilmesi gerekir. Davacıya verilen bu önelin kesin olduğuna da mahkemece karar verilebilir. Kesin önel içerisinde öngörülen işlem yerine getirilmez ise HMK.nun 94. maddesi hükmü gereğince o işlemi yapma hakkı ortadan kalkar.
Olayımıza gelince; mahkemece davalıya 10/11/2011 tarihli oturumda gelecek celseye kadar önalım bedelini yatırması için süre vermiştir. Ancak mahkemece bu sürenin kesin olduğu belirtilmemiştir. Bu durumda davacı HMK’nın 94. Maddesi gereğince yeniden süre isteyebilir. Bu şekilde verilecek süre kesin olur. Mahkemece, davacıya önalım bedelini depo etmesi yönünde yeniden süre verilerek sonucuna göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre de davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.