Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7531 Esas 2022/10492 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/7531
Karar No: 2022/10492
Karar Tarihi: 31.05.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7531 Esas 2022/10492 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/7531 E.  ,  2022/10492 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
    HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuk hakkında hükümlülük, erteleme; sanıklar hakkında hükümlülük, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I- Hazine vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Atılı suçtan doğrudan zarar görmeyen Defterdarlık Gelir Müdürlüğü'nün hükmü temyize hakkı bulunmadığı dikkate alınarak, Defterdarlık Gelir Müdürlüğü adına temyiz dilekçesi sunan Hazine vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317.maddesi uyarınca REDDİNE,
    II- Sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Sanık ...'ün aynı zamanda MERNİS adresi de olan bilinen en son adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine uygun tebligat çıkartılmadan doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre çıkartılan gerekçeli karar tebligatı usulsüz olup, sanık ...'ün temyiz isteminin öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk ... hakkında sosyal inceleme raporu alınmadan veya aynı maddenin 3. fıkrasına göre bu yönde inceleme yaptırılmamasının gerekçesi karar yerinde gösterilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi ve CMK'nun 185. maddesi hükmüne aykırı olarak 18 yaşını doldurmamış olan sanık hakkında kapalı yapılması gereken 19/02/2014 tarihli duruşmanın açık yapılmış olması, suça sürüklenen çocuğun temyiz inceleme gününde 18 yaşını doldurmuş olması nedeniyle telafisi mümkün olmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    1- Yargılama sırasında 18 yaşını doldurduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında 05/11/2014 ve 18/03/2015 tarihli duruşmaların "açık" yerine "kapalı" yapılması, ayrıca hükmün de kapalı duruşmada tefhim olunması suretiyle 5271 sayılı CMK'nun 182/1. maddesine aykırı davranılması,
    2- Eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeksizin yetişkin sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. madde ve fıkrası uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
    3- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre yetişkin sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin yetişkin sanıklar ve suça sürüklenen çocuk lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
    Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle yetişkin sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun hukuki durumlarının tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    4- Dosya kapsamında suça sürüklenen çocuğun sorumlu olduğu 100 karton sigara için ayrı düzenlenmiş KEMT varakası bulunmadığı gözetilerek, suça sürüklenen çocuğun sorumlu olduğu sigaralar için "eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı" olan miktar belirlenip, kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/9 fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel hali olmayan ve savunmasında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesini kabul ettiğini beyan eden suça sürüklenen çocuk hakkında zararın giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    5- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
    6- Dava konusu eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 54/4. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 54. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMUK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi ve müsaderesine karar verilen eşyanın adli emanet numarasının 2013/95 yerine 2013/88 olarak yazılması,
    7- Katılan ... ile atılı suçun niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen ... Piyasası Düzenleme Kurumu'nun karar başlığında katılan sıfatıyla ayrı ayrı gösterilmesi karşısında, hangi idareye verildiği belli olmayacak şekilde dilekçe yazım ücretine hükmolunması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafii, sanıklar ... ve ...'nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara