Esas No: 2012/17520
Karar No: 2012/17002
Karar Tarihi: 19.12.2012
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/17520 Esas 2012/17002 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Menfi tespit
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava kira alacağının tahsili istemiyle yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesinde, davalının müvekkilleri hakkında ... İcra Müdürlüğünün 2006/2013 E. sayılı dosyası ile 01.04.2001 tarihli kira sözleşmesine istinaden kira alacağı talebinde bulunduğunu, söz konusu sözleşmeyi müvekkillerinden ..."ın yenilenen dönem kira parasından sorumlu olmayacağı gibi, müvekkili ..."nın söz konusu sözleşmeyi imzaladıktan sonra ... Oto Aksesuar Ltd. Şti."ni kurduğunu, bu nedenle 01.04.2001 tarihli kiracının şirket olduğu sözleşmenin imzalandığını, kiralananda şirketin kiracı olduğunu, müvekkilinin kira parası talep edilen dönemde kiralananda kiracı olmadığı gibi, kiracı olan şirketin de kira parası talep edilen dönemde, kiralananı tahliye ettiğinden, şirketin de kira borcu olmadığından, bahisle müvekkilleri hakkında kira alacağına ilişkin yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, 01.04.2001 tarihli taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli olduğunu, başkaca sözleşme imzalanmadığını, kira alacağının talep edildiği dönemde kira sözleşmesinin devam ettiği belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin sona erdiği ispatlanamadığından, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, taraflar arasındaki 01.04.2001 tarihli bir yıl süreli kiralayanı ..., kiracısı ..., kefili ... olan, kira sözleşmesi geçerli olduğuna göre davacı vekilinin ... yönünden aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Davacı vekilinin davacı ... yönünden aylık kira miktarına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinde kira parası aylık 250,00.- TL olarak belirlenmiş, yenilenen döneme ilişkin kira artış hükmüne yer verilmemiştir. Davalı tarafından, icra takibine konu edilen aylara ilişkin kira parası aylık 500,00.- TL"den talep
edilmiş ise de, davacı kiracı istenilen aylık 500,00- TL kira bedeline karşı çıkmıştır. Davalı kiralayan cevap dilekçesinde kira parasının aylık 500,00.-TL olduğuna dair elinde makbuzlar bulunduğunu bildirmiş ise de, buna ilişkin makbuzları ibraz etmemiştir. Bu durumda mahkemece davalının aylık 500,00.- TL"den ödeme yapıldığına ilişkin savunması üzerinde durularak varsa davacı tarafından takip tarihinden önceki aylara ait yapılan ödemelere ilişkin belgelerin ibraz ettirilerek buna göre, yoksa sözleşme hükümlerine göre kira alacağı saptanarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
3-) Davacılar vekilinin kefil olan ..."in sorumlu tutulmaması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Kira sözleşmelerinde, kefilin sorumluluğu kural olarak kira süresi ile sınırlıdır. Kira süresinin, 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun"un 11. maddesi gereğince uzadığı hallerde, uzayan kira süresi bakımından kefilin sorumluluğunun devam edebilmesi için; öncelikle kefilin sorumluluğunun uzayan dönem için de devam edeceğinin sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olması gerekir. Bunun yanında, kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğunun azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağının açıkça gösterilmiş olması da şarttır. Başka bir ifade ile ne kadar uzayacağı belirsiz bir kira süresine ilişkin olan ve kefili sınırsız bir sorumluluk altına sokan sözleşme hükümleri geçerli değildir. Hâkim, bu yönleri re"sen dikkate almakla yükümlüdür.
Somut olayda; takip dayanağı olan kira sözleşmesi 01.04.2001 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli olup, davacı ..., kira sözleşmesini adi kefil olarak imzaladığı gibi, kira sözleşmesinde, kefilin sorumluluğunun yenilenen dönemde de devam edeceğine ilişkin hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, kefilin sorumluluğu, sözleşmede belirlenen bir yıllık kira süresi ile sınırlıdır. Takibe konu kira alacağı 01.01.2005-01.04.2006 dönemine ilişkin 16 aylık kira alacağından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle kefil olan davacı ... takibe konu kira borcundan sorumlu tutulamaz. Bu sebeple davacı kefil ..."in davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi de doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda 2 (İki) ve 3 (üç) no"lu bentlerde yazılı nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 19.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.