Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1065 Esas 2022/10624 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/1065
Karar No: 2022/10624
Karar Tarihi: 01.06.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1065 Esas 2022/10624 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/1065 E.  ,  2022/10624 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I-Katılan ... İdaresi vekilinin nakil aracının müsadere edilmesi gerektiğine ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
    İddianamede müsaderesi talep edilmeyen ve mahkemece de herhangi bir hüküm kurulmayan nakil aracı hakkında incelemeye konu hüküm bulunmadığından bu konuyla ilgili temyiz talebinin incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
    II-Katılan ... İdaresi vekilinin sanıklar ... ve ... hakkında verilen beraat kararlarına ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 16/10/1978-2/324-350 sayılı kararında vekalet ücretinin tayininde esas ilke olarak sanık sayısının esas alınmayıp avukat tarafından takip edilen dava sayısının esas alınması karşısında; beraatlerine karar verilen bir kısım sanıklar yararına tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca; hükmün vekalet ücretine ilişkin bentlerinin çıkartılıp yerine “Hüküm tarihinde yürürlülükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.800,00 TL maktu vekalet ücretinin Hazine'den alınarak beraat eden ve kendilerini aynı vekille temsil ettiren sanıklara eşit oranda verilmesine" ibarelerinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    III-Sanık ... müdafiisinin verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Olay tarihinde durdurulan kamyonlarda ithalatı yasak olmayan toplamda 285.550 adet ampulün ele geçirildiği olayda; dosya içinde yer alan 13.12.2014 tarihli ... İthalat-İhracat Sınır Ticareti ... tarafından sanık ...'na ait olan ... Gümrükleme İthalat-İhracat ve Sınır Ticareti'ne kesilmiş fatura ile 16.12.2014 - 17.12.2014 tarihli ... Gümrükleme İthalat-İhracat ve Sınır Ticareti ... tarafından sanık ...'a ait olan ... Elektronik'e kesilmiş faturalar bulunduğu görülmekle; ... İthalat-İhracat Sınır Ticareti isimli firmanın defter ve belgelerinin temini ile üzerinde inceleme yapılıp, ithale kadar inilmek suretiyle zincirleme menşe araştırmasının tamamlanması, gerekirse ilgili gümrük idaresinden gümrük giriş beyannameleri tüm ekleriyle birlikte getirtildikten sonra dosyadaki tüm belgeler konusunda uzman bilirkişiye tevdii ile, cins, miktar, menşe ve sair özellikleri itibariyle ayniyet tespiti yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kabule göre de;
    1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    2-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
    İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 17/12/2014, iddianame düzenleme tarihinin 29/09/2015 olduğu,
    UYAP'tan yapılan kontrolde, yargılaması devam eden ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/1095 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 27/05/2015, iddianame düzenleme tarihinin 06/11/2017 olduğu,
    UYAP'tan yapılan kontrolde, yargılaması devam eden ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/373 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 16/01/2015, iddianame düzenleme tarihinin 05/06/2015 olduğu,
    UYAP'tan yapılan kontrolde, yargılaması devam eden ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2018/119 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 10/02/2015, iddianame düzenleme tarihinin 20/11/2017 olduğu,
    Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    4-Dava konusu eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 54/4. madde ve fıkrası yerine TCK'nun 54. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara