Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/1246 Esas 2022/7248 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/1246
Karar No: 2022/7248
Karar Tarihi: 03.11.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/1246 Esas 2022/7248 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2022/1246 E.  ,  2022/7248 K.

    "İçtihat Metni"



    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.06.2021 tarih ve 2020/43 - 2021/221 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, resmi belgede sahtecilik, terör amaçlı mutad sayıda silah ve mermi bulundurma, silahlı terör örgütüne silah sağlama
    Hüküm : 1-Sanık ...'ın silahlı terör örgütüne üye olma suçu yönünden; TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
    2-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'in silahlı terör örgütüne üye olma suçu yönünden; TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
    3-Sanıklar ... ve ...'nin silahlı terör örgütüne silah sağlama suçu yönünden; TCK'nın 315, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
    4-Sanık ...'ın terör amaçlı mutad sayıda silah ve mermi bulundurma suçu yönünden; 6136 sayılı Kanunun 13/3, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 52/2, 53/1-2-3, 63 ve 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
    5-Sanık ...'ın resmi belgede sahtecilik suçu yönünden; TCK'nın 204/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 63 ve 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
    Temyiz edenler : Sanık ... ve müdafii, sanık ... müdafileri, sanık ... müdafileri, sanık ... müdafileri, sanık ... müdafileri, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii ve sanık ... müdafii

    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    1-Sanık ... hakkında terör amaçlı mutad sayıda silah ve mermi bulundurma suçundan kurulan hükme dair yapılan incelemede;
    Hükme esas alınan cezanın nevi, mahiyeti ve miktarına göre, CMK'nın 286/2-a-son maddesi gereğince suç ve hüküm tarihine göre temyiz yeteneği bulunmadığından, sanık müdafiinin temyiz talebinin 5271 sayılı CMK'nın 298/1. maddesi uyarınca REDDİNE;
    2-Bir kısım sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin, ilk derece mahkemesinde, silahların eşitliği ve çekişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK'nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
    3-Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan; sanıklar ..., ... hakkında silahlı terör örgütüne silah sağlama suçundan kurulan hükümlere dair yapılan incelemede;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
    4- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından kurulan hükümlere dair yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, dosya kapsamında elde edilen delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu anlaşılmakla sair itirazların reddine, ancak;
    Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK'nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi,
    5- Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümlere dair yapılan incelemede;
    Ayrıntıları dairemizin 2017/1809 esas ve 2017/5155 sayılı kararında ve Dairemizce de benimsenen, istikrar kazanmış yargısal kararlarda açıklandığı üzere;
    Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
    Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir(Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, syf. 383 vd.).
    Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (... özel kısım syf. 263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf. 280).
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    PKK/KCK silahlı terör örgütünün amaç ve stratejisi doğrultusunda herhangi bir örgütsel kod adı ve irtibatı saptanamayan sanığın, savunmalarında aksi kanıtlanamayan PKK/KCK silahlı terör örgütüne üye olmadığını söylemesi, sanık ... ile tefrik kararı verilen Nurhayat Üstündağ'a karşılıklı olarak irtibat numaralarını vermesinden ibaret eyleminin ...'in yurtdışına gitmek istemesi üzerine yurtdışında bulunan Nurhayat Üstündağ'ın irtibat numarasını verdiğine dair savunmasının ... tarafından da doğrulanır nitelikte olması, bu eyleminin tek başına sanığın örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir nitelikte bulunmadığı da nazara alındığında eylem ve faaliyetlerinin örgüt üyeliği suçu için öngörülen çeşitlilik ve yoğunluk boyutuna ulaşmadığından sanığın örgütün hiyerarşik yapısına girdiğine dair her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunmaması karşısında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine karar vermek gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık ... ve sanıklar ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükümlerin BOZULMASINA, sanık ...'in bozma gerekçelerine göre TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değil ise DERHAL SALIVERİLMESİ için ilgili yer Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.














    Hemen Ara