Esas No: 2011/13489
Karar No: 2013/560
Karar Tarihi: 16.01.2013
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/13489 Esas 2013/560 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 15/12/1991 yılından itibaren sigortalı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 15.12.1991 tarihinden dava tarihine kadar davalı ..."nde köy bekçisi olarak aralıksız geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın hak düşürücü süre geçtiğinden reddine dair karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; kolluk araştırması yapıldığı ve davacının 17-18 yıldır köy korucusu olarak çalıştığının tespit edildiği, davalı Muhtarlıkça davacı adına işe giriş bildirgesinin verilmediği, Kaymakamlık makamından davacının köy bekçiliğine davalı Muhtarlığın 15.02.1991 tarihli kararı ile atandığının bildirildiği ancak buna rağmen mahkemece herhangi bir araştırma yapılmadan hak düşürücü süre geçirildiğinden bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi gereği hizmet tespitine ilişkin bu tür davaların 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekmektedir. Aynı maddede; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalıların çalıştıklarını, hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilecekleri öngörülmüştür.
Somut olayda; dinlenen tanıkların davacının 1991 yılından beri kesintisiz olarak bekçilik yaptığını beyan ettikleri, zabıta araştırması ve Kaymakamlık Makamının cevabi yazısından da davacının köyde bekçilik yaptığı anlaşılmaktadır. Davacının çalışmasının 1991 yılından itibaren dava tarihine kadar kesintisiz olarak devam ettiği kanıtlanırsa, hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyeceğinden işin esasına girip tüm delilleri değerlendirerek ve bu arada hizmet akdinin unsurlarının varlığını da tartışarak bir sonuca ulaşmak gerekmektedir.
Yapılacak iş, işin esasına girilerek, anılan çalışmanın gerçekten var olup olmadığını araştırmak, ihtilaflı döneme ilişkin köy karar defteri, gelir gider karar defteri ve köy muhtarlığınca tutulan tüm resmi belgeleri istemek, köy muhtar ve azaları ile köy halkından ve komşu köylerde bekçilik işi yapanlardan tarafsız tanıklar tespit edip bunların bilgisine başvurarak davacının gerçek bir çalışmasının olup olmadığını, çalışmanın niteliği ile hangi tarihler arasında geçtiğini somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın hiç bir araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 16/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.