Esas No: 2021/7185
Karar No: 2022/6992
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/7185 Esas 2022/6992 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/7185 E. , 2022/6992 K.Özet:
Davacı, kullanım kadastrosu tespitinde Hazine adına tespit edilen taşınmazın beyan hanesinde kendi adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. İlk derece mahkemesi davayı reddetmiş, istinaf başvurusu ise reddedilmiştir. Ancak, zilyetlik olgusunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle verilen karar eksik araştırma ve incelemeye dayanmaktadır. Bu nedenle, kullanım kadastrosu tespitinin yapıldığı döneme ait ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilmeli, yeni mahalli bilirkişiler tespit edilerek mahallinde keşif yapılmalı, fen bilirkişi ve ziraat bilirkişinin katılımıyla ayrıntılı rapor alınmalıdır. İlgili kanun maddeleri: 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu Tespitine İtiraz
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında ... Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sırasında, Sultanbeyli ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 310 ada 26 parsel sayılı 1.078,64 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek, Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazın beyanlar hanesinde kendi adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, zilyetlik olgusunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın hüküm kurmaya yeterli olduğu söylenemez. Şöyle ki; davacı taraf, dava dilekçesinde tanık deliline dayanmış ve tanıklarının ..., ..., ... ve ... olduğunu bildirmiş olduğu halde, mahallinde yapılan 23.03.2017 tarihli keşifte tanıklardan sadece ... dinlenmiş olup, diğer tanıkların dinlenilmesinden vazgeçilmemesine rağmen bu tanıklar usulüne uygun şekilde davet edilerek dinlenmemiş; mahalli bilirkişi olarak dinlenen ...’nın tespit tutanağında muhtar olarak imzasının bulunduğu, diğer mahalli bilirkişilerin de aynı zamanda tespit bilirkişisi oldukları anlaşıldığı halde, başkaca mahalli bilirkişi belirlenerek beyanlarına başvurulmamış; davacı, dava konusu taşınmazı tarımsal amaçlı olarak kullandığını iddia etmiş olmasına rağmen, keşifte ziraat bilirkişisi görevlendirilerek, taşınmazın kullanımına ilişkin ziraatçi bilirkişi raporu alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, öncelikle kullanım kadastrosu tespitinin yapıldığı döneme ait ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilmeli, tespit tutanağında imzası bulunmayan, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen yeni mahalli bilirkişiler tespit edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, bu mahalli bilirkişiler ve yöntemince keşif mahallinde hazır edilecek taraf tanıkları ile fen bilirkişisi ve ziraat bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazın kim tarafından, ne zamandan beri ve ne şekilde kullanıldığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları arasında oluşabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; davacının taşınmazı tarımsal amaçlı kullandığını ileri sürdüğü gözetilerek ziraat bilirkişisinden, taşınmaza ait ortofoto ve uydu fotoğraflarının da uygulanması suretiyle, taşınmazın tarımsal amaçlı kullanılıp kullanılmadığı, kadastro tespit tarihi itibariyle taşınmaz üzerinde kullanımın mevcut olup olmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; taşınmazın ve çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip, üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli;
fen bilirkişisine, keşfi ve uygulamayı takip ve denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; ... Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/201 Esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmeli ve eldeki dosya ile bağlantısı üzerinde durulmalı; davacısı ... olan Kadastro Mahkemesinin 2013/176 Esas sayılı dava dosyasında eldeki davanın davacısı ...’ın taraf olmadığı ve dava konusu taşınmaz hakkında anılan dosyada talep bulunmadığından her hangi bir araştırma ve inceleme yapılmamış olduğu da göz önüne alınmak suretiyle, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesi isabetsiz olduğundan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 21.10.2020 tarihli ve 2019/1086 Esas, 2020/1590 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi hükmünün 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.