Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/552 Esas 2022/10813 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, sanık hakkında 4733 sayılı Kanuna muhalefet suçu nedeniyle hükümlülük ve müsadere cezası vermişti. Ancak yapılan incelemede, sanığın bilinen en son adresine usulsüz olarak tebligat yapıldığı ortaya çıktığı için hükmün bozulması ve dava konusu eşyanın müsaderesine karar verildi. Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu belirtilerek, sanığın mahkumiyetine ilişkin kararın zamanaşımını kesen en son işlem olduğu ve zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ifade edildi. Karar, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca bozuldu ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşürüldü. Eşyanın müsaderesi ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollaması ile 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca gerçekleştirildi.
Detaylı Kanun Maddeleri:
- 4733 Sayılı Kanun: Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu
- 5237 Sayılı TCK'nun 66. maddesi: Zamanaşımı süresi
- 5237 Sayılı TCK'nun 54/4. maddesi: Kaçak eşya nedeniyle müsaderesi
- 5607 Sayılı Yasa: Gümrük Kanunu
- 1412 Sayılı CMUK: Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yoklukta verilen kararın sanığın bilinen en son adresi olan ve yargılama aşamasında bildirilen adresine bila tebliğ edildiği, 6099 sayılı Yasa ile değişik 7201 sayılı Yasanın 21/2.maddesi uyarınca mernis adresine tebligat yapılması gerektiği gözetilmeden, adres kayıt sisteminde adresi tespit edilebilen tarafa Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılması usulsüz olduğundan sanık müdafinin eski hale getirme isteminin kabulü ile öğrenme üzerine sanık müdafinin temyiz isteği yasal süresinde kabul edilerek 21.11.2013 tarihli asıl hükme yönelik yapılan incelemede;
Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın mahkumiyetine ilişkin 21/11/2013 karar tarihi itibarıyla öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca anılan sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, kaçak olduğu anlaşılan dava konusu eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollaması ile 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca MÜSADERESİNE, 07.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.