Esas No: 2021/436
Karar No: 2022/11161
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/436 Esas 2022/11161 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/436 E. , 2022/11161 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar, temyiz edilmiştir. Sanık, kaçak eşya taşımak suçundan suçlu bulunmuş ve müsaderesi kararlaştırılmıştır. Ancak, hükümlünün 5607 sayılı Yasa'nın 3/18-son cümlesi ile değiştirilen 3/5. madde ve fıkrası uyarınca temel cezasının belirlenmesinden sonra 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden hüküm tesisi edilmiştir. Ayrıca, 7242 sayılı Yasa'nın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasa'nın 3/22. maddesine eklenen düzenlemeler dikkate alınmadan hüküm verilmiştir. Bu nedenle, yerel mahkemenin ilgili yasal koşulları saptayarak yeniden uygulama yapması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin Anayasa Mahkemesi iptal kararı da dikkate alınmıştır. Ayrıca, ele geçen kaçak eşyanın müsaderesi kararı verilmesi gerektiği ancak böyle bir kararın yazılmadığı belirtilmiştir. Son olarak, maktu vekalet ücretinin sadece sanıktan değil, malen sorumlulardan da tahsil edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararın gerekçelerine dayanarak 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasa'nın 63. m
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, kaçak eşya ile nakil aracının müsaderesine
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. madde ve fıkrası uyarınca temel cezanın belirlenmesinden sonra 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3-Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı göz önünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerekmesi,
4-Ele geçen kaçak eşyanın, 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
5-Katılan kurum lehine tesis edilen maktu vekalet ücretinin mahkum olan sanıktan tahsiline karar verilmesi gerekirken “sanıklardan” tahsiline hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in ve malen sorumlunun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.