Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/5299 Esas 2022/7475 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/5299
Karar No: 2022/7475
Karar Tarihi: 28.09.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/5299 Esas 2022/7475 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi, Şırnak Kadastro Mahkemesi'nde görülen kadastro tespite itiraz davasında verilen kararı kısmen kabul ederek, dava konusu taşınmazın orman vasfıyla hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesi gerektiğini belirtti. Davacı Hazine vekili, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında olan bir yer olduğunu ileri sürerek, kadastro tespitinin iptali ve taşınmazın Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştı. Mahkeme, davacının kısmen haklı olduğunu belirterek, taşınmazın bir kısmının orman niteliğinde olduğunu ve davalılar adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle edinim koşullarının oluştuğunu kabul etti. Ancak orman niteliğindeki kısımların zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını belirtti ve işbu kısımların Hazine adına tescil edilmesine karar verdi. Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 3402 sayılı Kanun'un 14, 17 ve Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 maddeleri.
8. Hukuk Dairesi         2021/5299 E.  ,  2022/7475 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespite İtiraz
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Şırnak Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasında Şırnak Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükmün davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine şeklinde karar verilmiş olup, bu kez davalılar vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında, Şırnak ili Merkez ilçesi ... Köyü ... mevkii çalışma alanında bulunan 186 ada 6 parsel sayılı taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davalılar adına tesbit edilmiştir.
    Davacı Hazine vekili, önceliği, hakim vasfı, toprak niteliği ve bitki örtüsü bakımından taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, eski tarihli hava fotoğrafları, gizli memleket haritaları ve taşınmaza komşu parsellere ait kadastro tutanakları ile dayanağı olan belgeler getirtilip uygulandığında da, taşınmazın niteliği itibariyle kazanıma elverişli yerlerden olmadığını ve dolayısıyla özel mülkiyete konu edilemeyeceğini, taşınmaz üzerinde 3402 sayılı Kanun'un 14, 17 ve Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 maddelerinde belirtilen kazanıma ilişkin olumlu ve olumsuz koşulların davalılar yararına oluşmadığını ileri sürerek, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; tüm dosya kapsamına göre davacı Hazine tarafından dava konusu edilen ... Köyü ... mevki 186 ada 6 parsel sayılı taşınmazın A, B ve C harfi ile gösterilen kısımlar üzerinde davalı lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebine dayalı olarak taşınmaz edinim koşullarının oluştuğu, D ile belirtilen kısmının ise orman sayılan yerlerden olduğu, davacı Hazine'nin davasının kısmen kabulüne yönelik gerekçede de açıkca vurgulandığı üzere orman sayılan yerlerin zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davacı Hazine'nin davasının kısmen kabulüne, Şırnak ili Merkez ilçesi ... Köyü ... mevkii 186 ada 6 nolu parselin fen ve jeodezi ve fotogrametri bilirkişileri tarafından düzenlenen 25.11.2019 havale tarihli krokide "D" harfiyle gösterilen 47.929,62 m2 lik alanın dava konusu taşınmazdan ifrazı ile son parsel numarası verilerek orman niteliğiyle Maliye Hazinesi adına tespit ve tapuya kayıt ve tesciline, 186 ada 6 nolu parselin fen ve jeodezi ve fotogrametri bilirkişileri tarafından düzenlenen 25.11.2019 havale tarihli krokide "A" harfi ile gösterilen 1.4157,31 m2 lik, "B" harfi ile gösterilen 4.760,01 m2 lik ve "C" harfiyle gösterilen 23.362,21 m2 lik alanın tutanaktaki vasfı ile davalılar adına kadastro tutanağında belirtilen paylar oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hükme karşı davacı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince, dava konusu taşınmazın bitişiğinde 186 ada 1 parsel sayılı kesinleşmiş yaylak parseli ve 101 ada 1 parsel sayılı orman parselinin bulunduğu, dava konusu taşınmazın bu parseller ile arasında ayırıcı herhangi bir unsur bulunmadığı, istinaf incelemesine konu taşınmazın "A", "B" ve "C" harfi ile gösterilen kısımlarının orman ve yaylak parseli ile aynı toprak yapısı ve görünüme sahip olup kamu malı niteliğindeki bu taşınmazlar içindeki boş ve düz arazi görünümünde oldukları, her ne kadar bilirkişilerce taşınmazın bu kısımlarının imar ihya edildiği rapor edilmiş ise de taşınmazlarda tespit tarihi ve öncesi itibariyle kanunun aradığı anlamda ekonomik amaca uygun fiili bir kullanımın bulunmadığı, taşınmazın istinaf incelemesine konu kısmı dışında kalan "D" harfi ile gösterilen kısmının orman vasfı ile tesciline karar verildiği, hükmün bu kısmının istinafa konu edilmediği de dikkate alındığında taşınmazın istinaf incelemesine konu kısımlarının orman parseli ile bir bütünlük içinde bulunduğu hususu da nazara alınarak mahkemece davanın tamamen kabulü ile dava konusu taşınmazın orman vasfı ile hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesi gerekirken davanın kısmen reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle, HMK'nin 353/(1)-b.2 maddesi uyarınca Şırnak Kadastro Mahkemesinin 20.01.2020 tarihli ve 2015/81 Esas, 2020/4 Sayılı kararının kaldırılarak davanın kabulüne, dava konusu ... köyü 186 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile "orman" vasfıyla Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ve iş bu karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 3402 sayılı Kanun'un 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, 28.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara