Esas No: 2021/6667
Karar No: 2022/7556
Karar Tarihi: 29.09.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/6667 Esas 2022/7556 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/6667 E. , 2022/7556 K.Özet:
Kadastro Mahkemesi'nde görülen bir kadastro tespitine itiraz davasında, davanın usulden reddine karar verildi. Ancak Yargıtay tarafından verilen bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama sonucunda, çekişmeli taşınmazın tespit edilmeden hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu ve müdahil davacının iddiasının tespit tarihinden sonraki nedene dayandığı için Mahkeme'nin görevsizlik kararı vermesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldü ve Mahkeme kararı bozuldu. 3402 sayılı Kanun'un 1. maddesi gereğince kadastro hakiminin, çekişmeli taşınmaz hakkında infazı kabil sicil oluşturma görevi olduğu ve somut olayda çekişmeli taşınmazın tesciline karar verilmesi gerektiği belirtildikten sonra, yerel Mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- 3402 sayılı Kanun'un 1. maddesi - Kadastro hakiminin sicil oluşturma görevi
- 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi - Uygulanacak hukuk
- 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi - Hükümlerin bozulması
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında ilk olarak davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı vurgulandıktan sonra davalı ... vekilinin temyiz itirazları bakımından "müdahil davacı ...’nın çekişmeli taşınmazın babasından kendisine hibe edildiğini ileri sürerek davaya katıldığı ve dosya kapsamına yansıyan mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarında taşınmazın tespit tarihinden sonraki tarihte davacıya hibe edildiği anlaşıldığına göre müdahil davacının iddiasının tespit tarihinden sonraki nedene dayalı olduğu, tespitten sonraki hukuki nedene dayanan uyuşmazlıkları çözmenin ise Kadastro Mahkemesinin görevi dışında olup Mahkemece müdahil davacının iddiası yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerektiği" hususuna değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak 3402 sayılı Kanun'un 1. maddesi gereğince kadastro hakiminin, çekişmeli taşınmaz hakkında infazı kabil sicil oluşturma görevi bulunmaktadır. Somut olayda, davacının itirazı önceki bozma ilamı ile yerinde bulunmadığına göre çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi gerekirken, bu konuda karar verilmeden ve sicil oluşturulmadan hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle, yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.