Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/3717 Esas 2022/7745 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3717
Karar No: 2022/7745
Karar Tarihi: 05.10.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/3717 Esas 2022/7745 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2022/3717 E.  ,  2022/7745 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
    İLK DERECE MAHKEMESİ : Keban Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında Keban Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro çalışmaları sonucunda, ... ili ...., ilçesi ..... Mahallesi çalışma alanında bulunan 103 ada 1 parsel sayılı taşınmaz, orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, kadastro tespiti 04.01.2017 tarihinde kesinleşmiştir.
    Davacı ... vekili, zilyetlikle kazanma koşullarının müvekkili lehine oluştuğundan bahisle, tapu kaydının iptali ile taşınmazın davacı adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Bilindiği üzere; 28.02.2018 tarihli ve 7101 sayılı Kanun ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesinin 1. fıkrasının 9. bendinde; baro levhasına yazılı avukatlara tebligatın elektronik yolla yapılmasının zorunlu olduğu, 4. fıkrasında ise elektronik yolla tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı düzenlenmiştir.
    Anılan maddeye dayanılarak hazırlanan, 06.12.2018 tarihli ve 30617 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, elektronik ortamda yapılacak tebligata ilişkin usul ve esasları düzenleyen Elektronik Tebligat Yönetmeliği 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin 3. maddesinde; "Elektronik tebligat: Tebligat Kanunu ve bu Yönetmeliğe uygun olarak elektronik ortamda yapılan tebligat,
    Elektronik tebligat adresi: PTT tarafından, gerçek kişiler için kimlik bilgileri, tüzel kişiler için ise tabi oldukları sistem bilgileri esas alınmak suretiyle tek ve benzersiz şekilde oluşturulan ve UETS’ye kaydedilen tebligat adresi,
    UETS: Tebligat Kanunu ve bu Yönetmelik uyarınca yapılan elektronik tebligat işlemlerini yürütmek amacıyla PTT tarafından kurulan, işletilen ve güvenliği sağlanan sistem, Zaman damgası: 5070 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde tanımlanan zaman damgası" olarak tanımlanmıştır.
    5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu'nda ise "Zaman damgası: Bir elektronik verinin, üretildiği, değiştirildiği, gönderildiği, alındığı ve/veya kaydedildiği zamanın tespit edilmesi amacıyla, elektronik sertifika hizmet sağlayıcısı tarafından elektronik imzayla doğrulanan kaydı ifade eder." şeklinde belirtilmiştir.
    Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin 5/ğ. maddesinde tebligatın elektronik yolla yapılması zorunlu olanlar arasında "Baro levhasına yazılı avukatlar" da gösterilmiştir.
    Anılan Yönetmeliğin 6. maddesinde elektronik tebligat adresi alma zorunluluğuna tabi olanlar için yapılacak başvuru, 8. maddesinin 1. fıkrasında PTT'nin başvurunun yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde elektronik tebligat adresini, gerçek kişiler için kimlik bilgilerini, tüzel kişiler için ise tabi oldukları sistem bilgilerini esas almak suretiyle tek ve benzersiz olacak şekilde oluşturacağı ve UETS’ye kaydedeceği, elektronik tebligatın hazırlanması ve muhataba ulaştırılmasını düzenleyen 9. maddesinde tebligat çıkarmaya yetkili makam ve mercinin, elektronik tebligat mesajını hazırlayarak, UETS’ye teslim edeceği, UETS'nin elektronik tebligat mesajını zaman damgasıyla ilişkilendirerek muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştıracağı, elektronik yolla tebligatın muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı belirtilmiştir.
    Görüldüğü üzere, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinde muhatabın elektronik tebligatı tebellüğ etmiş sayılacağı tarihe ilişkin özel bir düzenleme yer almaktadır. Bu düzenlemeye göre "Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır." Bunun sonucu olarak elektronik tebligatta tebellüğ tarihi elektronik tebligatın muhatabın elektronik posta hesabına ulaştığı veya okunduğu tarih olmayıp, tebligatın muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonu olmaktadır.
    Böylelikle, muhatabın kayıtlı elektronik posta hesabını kontrol etmemek suretiyle tebliğin sonuçlarını geciktirmesi ihtimali söz konusu olmayacaktır. Öte yandan, İstinaf mahkemesi hukuk dairelerinin temyiz edilebilen kararlarına karşı temyiz başvuru süresi kararların ilgilisine tebliği tarihinden itibaren iki haftadır (HMK mad. 361/1).
    Somut olayda; Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilinin tebligat alanına e-tebligat yoluyla 02.03.2022 konulmasını müteakip 07.03.2022 tarihinde mevzuat gereği okundu sayılmıştır.
    Hal böyle olunca; Bölge Adliye Mahkemesi kararının 07.03.2022 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, temyiz dilekçesinin ise 04.04.2022 tarihinde sunulduğu, buna göre 2 haftalık yasal temyiz süresinin geçmiş olduğu anlaşıldığından, davacı vekili tarafından yasal süresi geçtikten sonra yapılan temyiz inceleme isteminin süreden reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara